Translation of "Tienen" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Tienen" in a sentence and their turkish translations:

- ¿Tienen computadora?
- ¿Tienen ordenador?

- Bir bilgisayarları varmı ?
- Onların bir bilgisayarı varmı ?

- Tienen familias.
- Ellos tienen familias.

Aileleri var.

- Tienen esperanza.
- Ellos tienen esperanza.

Onların umudu var.

- ¿Tienen una bicicleta?
- ¿Tienen bicicleta?

Onların bir bisikleti var mı?

- Ellos tienen información.
- Ellas tienen información.

Onların bilgisi var.

Tienen razón.

Evet, haklısınız.

¿Tienen sed?

Susamadınız mı?

Tienen agujetas.

Onların kasları sert.

Tienen vino.

Onların şarabı var.

¿Tienen dinero?

Onların parası var mı?

Tienen miedo.

Onlar korkmuş.

Tienen azúcar.

Şekerleri var.

¿Tienen computadora?

Bilgisayarları var mı?

Tienen agua.

Onların suyu var.

¿Tienen miedo?

Korkuyorlar mı?

Tienen esperanza.

Onların umudu var.

Pero aquí lo tienen. Aquí lo tienen.

Ama işte,

- Tienen miedo de mí.
- Me tienen miedo.

Benden korkuyorlar.

- Los señores tienen agua.
- Ustedes tienen agua.

Suyunuz var.

Los gatos no tienen dueños, tienen personal.

- Kedilerin sahibi olmaz, hizmetçisi olur.
- Kedilerin sahibi yoktur, elemanı vardır.

Tienen un sonido, tienen una voz, esos edificios.

Bu binaların bir sesi var.

Las paredes tienen orejas, las puertas tienen ojos.

Duvarların kulakları, kapıların gözleri vardır.

Los ángeles tienen arpas, los demonios tienen bodhráin.

Meleklerin arpları, şeytanların bodhránları vardır.

- Tienen una hermosa casa.
- Tienen una casa hermosa.

Onların güzel bir evi var.

Tienen que ayudarla".

Ona yardım etmelisiniz."

¿Tienen la respuesta?

peki, cevabı buldunuz mu?

"No tienen transporte".

“Ulaşım imkânları yok.”

Ahí lo tienen.

İşte oldu.

tienen más intimidad,

daha samimiler,

tienen percepciones incomprensibles

anlaşılamayan algıları vardır

¿Tienen sellos extranjeros?

Hiç yabancı pullarınız var mı?

Tienen dos hijas.

Onların iki kız çocuğu var.

Todos tienen defectos.

Herkesin hataları vardır.

Le tienen miedo.

Onlar ondan korkuyorlar.

Todos tienen secretos.

Herkesin sırları vardır.

Tienen muchos estudiantes.

Onların bir sürü öğrencisi var.

No tienen opción.

Onların seçeneği yok.

Tienen una televisión.

Onların bir TV'si var.

Ustedes tienen sed.

Sen susamışsın.

No tienen coche.

Onların bir arabası yok.

¿No tienen sueño?

Uykunuz yok mu millet?

¿Tienen hambre, chicos?

Aç mısınız?

Me tienen miedo.

Benden korkuyorlar.

¿Ustedes tienen frío?

Hepiniz üşüyor musunuz?

¿Tienen elefantes africanos?

Afrika fillerin var mı?

Ellos tienen hambre.

Onlar aç.

Ellos tienen frío.

Onlar üşüyorlar.

Tienen un hijo.

Onların bir çocuğu var.

No tienen nada.

Hiçbir şeyleri yok.

Chicos, ¿tienen hambre?

Siz çocuklar aç mısınız?

Tienen pocos libros.

Onların birkaç kitabı var.

Tienen varias opciones.

Onların birkaç seçeneği var.

¿Tienen un diccionario?

Onların bir sözlüğü var mı?

Nos tienen rodeados.

Onlar bizi kuşatıyor.

Talvez tienen hambre.

Belki onlar aç.

Ellos tienen pan.

Onların ekmeği var.

Tienen buen aspecto.

Onlar iyi görünüyorlar.

Tienen un problema.

Bir sorunları var.

¿Tienen una bicicleta?

- Bisikletiniz var mı?
- Onların bir bisikleti var mı?

No tienen tiempo.

Zamanları yok.

¿Tienen su pasaporte?

Pasaportunuz var mı?

¿Cuántas hermanas tienen?

Onların kaç kız kardeşi var?

¿Ustedes tienen hijos?

Oğlunuz var mı?

- Ellos tienen ahora tres hijos.
- Ahora tienen tres hijos.

Artık üç çocukları var.

- Tienen sus propios problemas.
- Ellos tienen sus propios problemas.

Onların kendi sorunları var.

- Ellos tienen algo en común.
- Tienen algo en común.

Onların ortak bir şeyi var.

- ¿Qué edades tienen sus hijos?
- ¿Cuántos años tienen vuestros hijos?
- ¿Cuántos años tienen tus hijos?

Çocuklarınız kaç yaşındalar?

- Los sacerdotes no tienen esposas.
- Los curas no tienen esposas.

Rahiplerin eşleri yoktur.

- ¿Que edad tienen tus hermanos?
- ¿Cuántos años tienen tus hermanos?

Erkek kardeşlerin ve kız kardeşlerin kaç yaşında.

- ¿Qué edad tienen tus hermanas?
- ¿Cuántos años tienen tus hermanas?

Kız kardeşlerin kaç yaşında?

¿Tienen ya la respuesta?

Bu soru için bir cevabınız var mı peki?

¿Ya tienen el resultado?

Zihninizde son bir sayını belirlediniz mi?

Son comestibles, tienen proteínas.

Yenebilirler, protein kaynağı olur.

Son comestibles. Tienen proteínas.

Yenebilirler, protein kaynağı olur.

tienen mayor eficacia política.

politik etkinlikleri daha üstün.

Y nuevamente, tienen razón.

Burada da haklılar.

No tienen a nadie.

ve onu bulamıyorlar.

Tienen una dureza tierna.

Zarif bir dayanıklılıkları var.

Pero muchas tienen potencial.

ama çoğunda potansiyel var.

¿Tienen cerebro las plantas?

Bitkilerin beyni var mıdır?

Todos tienen un sueño

herkesin bir hayali var ya hani

Tienen una estructura diferente

Değişik bir yapıya sahipler

Tienen el pelo negro.

Onların siyah saçı var.

Tienen una casa grande.

Onların büyük bir evi var.

Tienen una linda casa.

Onların güzel bir evi var.

Los hombres tienen bigotes.

Erkeklerin bıyıkları vardır.

Ellos tienen hijas gemelas.

Onların ikiz kızları var.

¿Las tortugas tienen dientes?

Kaplumbağaların dişleri var mı?

Todos tienen que comer.

Herkes yemek zorunda.