Examples of using "Mueren" in a sentence and their turkish translations:
telef olup ölüp gidiyorlar
çevresinde öldürüldü.
Sigara içenler genç ölür.
İnsanlar öldürüldükleri zaman ölürler.
Bitkiler susuz ölürler.
hayır ölmüyorlar. Yüzebiliyorlar üstelik
Kıskanç ölür ama kıskançlık asla ölmez.
Ölümle burun buruna olanlar onlar
Bedenler yavaş yavaş büyür, çabucak ölür.
Çocuklar gerçekten balonları istiyorlar.
Kahramanlar ölmez. Sadece kötü adamlar ölür.
Afrika'da çoğu çocuk açlıktan ölüyor.
Her yıl otomobil kazaları nedeniyle kaç tane insan ölüyor?
Savaşta önce gerçekler ölür.
Önce hayaller ölür, sonra insanlar.
5 yaşından önce ölen çocukların üçte biri yetersiz beslenmeden ölüyor.
Çiçekler sulanmazsa ölürler.
Çiçekler su olmadan ölür.
Arılar neden soktuktan sonra ölürler?
Bir çoğu enfeksiyona, hastalığa, yorgunluğa yenik düşüyor, bir kısmı da boğuluyor.
Güçlü hayatta kalacak ve zayıf ölecek.
Korkaklar ölmeden önce defalarca ölürler.
Sence her yıl kanserden kaç kişi ölür?
Erkek ahtapotlar çiftleşmeden birkaç ay sonra ölürler.
Her on yılda kaç genç atletin öldüğünü görüyorsunuz.
Kılıçla yaşayanlar kılıçla ölürler.
Dünyada her yıl kaç kişinin açlıktan öldüğünü biliyor musun?
Tanrılar bile artık kimse onlara inanmadığı zaman ölür.
enerjileri tükendikten sonra ise karıncaların hepsi ölüyor
Hastalar çoğunlukla sadece hastalıklarına boyun eğdikleri için ölürler.
Adamlarınız kıyıma uğrarken burada bir şey yapmadan nasıl durabiliyorsunuz?
birçok pars, meseleleri kendileri çözmek isteyen öfkeli çeteler tarafından öldürülüyor.
Bizim çocuklarımız bitişikteki çocukların bisikletleri gibi bisikletlere sahip olmak için endişeliler.
Öldürmüyor mu? Gerçeklerden kaçmayalım artık. Aaa doğru doğru, gripten ölen daha çok insan var sonuçta.
Güzel kadınlar genç ölür- ya da öylesine demişler. Eğer öyleyse benim karım uzun bir hayat yaşayacak.
Dünya Sağlık Örgütüne göre, trafik kazaları nedeniyle her yıl yaklaşık 1,25 milyon insan ölmektedir.