Translation of "Infarto" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Infarto" in a sentence and their turkish translations:

Murió de un infarto.

O bir kalp krizinden öldü.

Tuvo un amago de infarto.

O hafif bir kalp krizi geçirdi.

He tenido un infarto anteriormente.

Ben daha önce felç oldum.

Tuve un infarto el año pasado.

- Geçen yıl bir inme geçirdim.
- Geçen sene felç geçirdim.

Tom tuvo un leve infarto de corazón.

Tom hafif bir kalp krizi geçirdi.

Los primeros minutos después de un infarto son cruciales.

Bir kalp krizinden sonra ilk dakikalar çok önemlidir.

Cuando ella me dijo que estaba embarazada, casi me da un infarto.

Bana hamile olduğunu söylediğinde, neredeyse kalbime iniyordu.

- Casi me da un ataque cardíaco.
- Por poco no me da un infarto.

Neredeyse kalp krizi geçiriyordum.

A Tom le dio un infarto y casi se muere esperando al ambulancia.

Tom bir kalp krizinden muzdaripti ve ambulans beklerken neredeyse ölüyordu.

Él no murió por el choque, sino que sufrió un infarto antes de colisionar.

O, çarpışmada ölmedi, aslında kazadan önce bir kalp krizi geçirdi.

- Ella parecía estar sufriendo un infarto.
- Ella parecía estar sufriendo un ataque al corazón.

O bir kalp krizi yaşıyor gibi görünüyordu.

Tom casi tuvo un infarto cuando vio a Mary parada al borde del techo.

Tom Mary'nin çatının kenarında durduğunu gördüğü zaman neredeyse kalp krizi geçirmişti.

El médico le dijo que si no bajaba de peso aumentaba el riesgo de sufrir otro infarto.

Doktor ona eğer zayıflamazsa onun başka bir kalp krizi riskini artıracağını söyledi.

Cuando él declaró abiertamente que se iba a casar con Pablo, a su abuela casi le dio un infarto y a su tía se le salieron los ojos de las órbitas; sin embargo, su hermana pequeña sonrió con orgullo.

O Pablo ile evleneceğini açıkça ilan ettiğinde, neredeyse büyük annesine kalp krizi geçirtecekti , halasının gözlerini yuvasından fırlattıracaktı fakat küçük kız kardeşi gururla baktı.