Translation of "Arriesgarse" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "Arriesgarse" in a sentence and their turkish translations:

¿Por qué arriesgarse?

Bunu neden riske attınız?

Así que hay que arriesgarse.

o yüzden şansınızı deneyin.

La gente está dispuesta a arriesgarse al usarlos

insanlar güzel olduğuna inandırıldıkları şeyi elde etmek için

O tal vez simplemente no quieren arriesgarse a un encuentro

Belki de daha gelişmiş ve daha düşmanca bir komşuyla

El trabajo duro nunca ha matado a nadie. ¡¿Pero para qué arriesgarse?!

Zor iş kimseyi öldürmedi. Ama risk almak neden?!

Con el peligro vagando en la oscuridad, no puede arriesgarse a dejarlos solos.

Tehlike karanlıkta kol gezerken onları yalnız bırakma riskine giremez.

Él no puede arriesgarse a perder demasiados de sus experimentados soldados que no puede reemplazar.

Yerine yenisini koyamayacağı deneyimli birliklerini kaybetmeyi göze alamaz.

Con el doble de peso, los cerdos macho son guardaespaldas formidables. No vale la pena arriesgarse.

Parstan iki kat ağır olan erkek domuzlar korkulası korumalardır. Riske girmeye değmez.