Examples of using "Oscuridad" in a sentence and their turkish translations:
Kapkaranlık,
Karanlık...
Karanlık.
O, karanlıktan korkuyor.
Karanlıkta ışıyorlar.
Karanlıkta ışıyorlar.
O karanlıkta parlıyor.
- Ben karanlıktan korkuyorum.
- Karanlıktan korkarım.
- Karanlıktan korkuyorum.
İnanıyorum ki karanlığın içerisinde,
Gecenin karanlığında...
Karanlık çökmek üzere.
Çocuk karanlıktan korktu.
O, karanlıkta kayboldu.
Karanlıktan korkar mısın?
Işık karanlığa nüfuz etmez.
Karanlıkta öpüştük.
O, karanlıktan korkuyor.
Tom karanlıktan korkar.
Delikanlı karanlıktan korkuyor.
O, karanlıktan çok korkar.
Karanlıkta uyumak tehlikelidir.
Zifiri karanlıkta ava çıkmış.
Maymunumuz zifiri karanlıkta kayboldu.
Karanlığın içinde... ...gizli sinyaller.
Karanlık biraz korkutucu.
O, karanlıkta bir mum yaktı.
- O, karanlıkta yalnızdı.
- O, karanlıkta tek başınaydı.
Kediler karanlıkta görür mü?
Seyircinin rahatı için karanlığı süslüyor, acıyı kesiyor
Karanlıktan faydalanmak için geceyi beklemesi gerek.
Bu yükseklikte, karanlığın içinde resmen kördür.
...karanlığın örtüsünü kaldırabiliyoruz.
Karanlık nasıl hızlı çöktüyse...
Karanlık korkunuzu yenmelisiniz.
Karanlık ışığın yokluğudur.
Karanlıkta loş bir ışık gördük.
Karanlıkta biri adımı seslendi.
Küçük çocuk karanlıktan korkuyor.
Bir kedi karanlıkta görebilir.
O, karanlıktan korkardı.
Çocuk karanlıktan korkar.
Çocuk karanlıktan korkuyor.
Baykuşlar karanlıkta görebilirler.
Karanlıkta bir şey arıyordu.
Karanlıkta kaybolmaktan korkuyordum.
Karanlıktan çok korkar.
Köpekler karanlıkta görebilirler.
- Yarasalar genellikle karanlıkta uçar.
- Yarasalar genelde karanlıkta uçar.
Karanlıkta bütün renkler birdir.
Tom karanlıktan korkuyor.
Karanlıkta bir kırmızı ışık parlıyordu.
Yeni teknoloji sayesinde... ...karanlığın içine bakabiliyoruz.
Gecenin gelmesiyle karanlıktan faydalanacaklar.
Karanlıkta uzun mesafeli çağrı yapıyorlar.
...derin vadiler karanlığa gömülüyor.
ne karanlıkta yat ne de kara düş gör
Karanlıkta yolunu hissetti.
Çocuk karanlıktan korkardı.
Kediler karanlıkta da görebilirler.
Tom, Mary'nin karanlıkta kayboluşunu izledi.
Böyle karanlıkta nasıl bir şey görebiliyordu?
Karanlıkta araba sürmek uçmak gibidir.
Karanlıktan çıkarak ışığa çıktı.
Gözleri yavaş yavaş karanlığa alıştı.
Bütün hayatınızı karanlıkta geçirseniz
Artık... şüphe kalmadı. Karanlık, fırsat yaratır.
Karanlıkta gizlenen şeyleri ortaya çıkarır.
Avcılardan ancak karanlık sayesinde korunabiliyor.
Timsahların karanlıkta iyi gören gözleri vardır.
Kedilerin karanlıkta görebildiğini fark ettim.
Baba benimle kal! Karanlıktan korkarım.
Karanlık korkusunu yenemedi.
Gözlerimizin karanlığa alışması zaman alır.
Çocuklar bazen karanlıktan korkarlar.
- Tom sigara içerek karanlıkta oturuyordu.
- Tom karanlıkta oturuyordu, puro içiyordu.
Çabuk, lambayı söndür, karanlıkta saklanmak istiyorum.
Onu karanlıkta yapmaya alışık değilim.
Ama artık, yeni teknoloji sayesinde bu karanlığın içine bakabiliyoruz.
Kutuplarda gece zifiri karanlığa boğulmaz.
...gecenin karanlığıyla sessizliğine erişmek daha da zorlaşıyor.
Karanlıktaki feryatlar herkese tehlikeyi bildiriyor.
Sonra, karanlığın içinden yaklaşık 2000 İberyalı ciritçi çıktı.
Yumurtalar arka tarafta, karanlıkta. Görülmeleri imkânsız.
Işık söndü ve biz karanlıkta kaldık.
Kedilerin karanlıkta görme yetileri vardır.
Gözlerim henüz karanlığa alışamadı.
Çocuk karanlıkta yalnız bırakılmaktan korkuyordu.
- Bir kez daha yol karanlığa gömüldü.
- Yol bir kez daha yol karanlığa daldı.
Bulut geliyor ve savan bir kez daha karanlığa gömülüyor.
Daha da kuzeyde... ...karanlık biraz daha uzun sürer.
Karanlıkta iletişim kuran gizli hayvanların çağrıları bunlar.
Gözlerini pek kullanmaz. Onun yerine karanlıkta yolunu koklayarak bulur.
Karanlık çöktüğü için bu vakitler daha güvenli olsa gerek.
Karanlığa rağmen... ...uyumayı göze alamazlar.