Examples of using "темпами" in a sentence and their turkish translations:
gelişmiş dünyada görürken
Amazon yağmur ormanları rekor seviyede yanıyor.
Böyle devam edersek bir yere gelemeyeceğiz.
Ekonomimizin büyüdüğü bir anda bizim işletmelerimiz 1990'lardan beri en hızlı tempoda işler yaratıyorlar ve ücretler tekrar yükselmeye başlıyor, bizim olmak istediğimiz ülke türü hakkında bazı seçimler yapmak zorundayız.