Examples of using "Brilhar" in a sentence and their turkish translations:
Karanlıkta ışıyorlar.
Bakın, parlayan şey buydu.
Aşağıda parlayan bir şey olduğu kesin.
Onların gözleri sevinçle parlıyor.
Güneş ve Ay parlamaya başladılar.
Diğer türler sadece yanıp söner. Bunlar ise bir dakikaya kadar hiç durmadan parlayabilirler.
Aşağıda parlayan bir şey görüyorum. Sorun şu ki helikopter buraya inemez.