Translation of "Vingtaine" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Vingtaine" in a sentence and their turkish translations:

Cependant, arrivée à la vingtaine,

Ancak yirmili yaşlarımın ortasında,

Il y en a une vingtaine.

Onlardan yaklaşık olarak yirmi tane var.

Elle doit encore être dans la vingtaine.

Hâlâ yirmili yaşlarında olmalı.

Il semble qu’elle ait passé la vingtaine.

O, otuz yaşın üstünde gibi görünüyor.

Tom s'est fait pas mal d'argent quand il avait la vingtaine.

Tom yirmili yaşlarda oldukça çok para yaptı.

A la vingtaine et au début de la trentaine, les femmes gagnent plus.

20 ve 30' lu yaşlardaki kadınlar çok kere erkeklerden fazla kazanıyor.

Dan était dans la vingtaine quand il a été tué par un camion.

Bir kamyon tarafından öldürüldüğü zaman Dan yirmili yaşlarının başında idi.

Tom et Marie ont une vingtaine d'enfants, mais ils ne sont pas certains du chiffre exact.

Tom ve Mary'nin yaklaşık 20 tane çocukları var, yani onlar kesin sayısı konusunda tam olarak emin değiller.