Examples of using "Perpétuité" in a sentence and their turkish translations:
Onun ömür boyu hapis cezası var.
Adama ömür boyu hapis cezası verildi.
Tom hapishanedeki hayata katlanabildi.
Müebbet hapis cezasına tabi bir suç bu.
Tom o hapishanede ömür boyu hapse mahkum tek hükümlü olduğunu öğrendi.
Ömür boyu hapis cezasına çarptırılmış biri için hapishane hücresinden daha acı bir şey olabilir mi?
Mahkûm uyuşturucu satıcısı ölüm cezasını ömür boyu hapis cezasına düşürtmek için yetkililere boyun eğmeye istekliydi.