Examples of using "Reaching" in a sentence and their turkish translations:
batılı medeniyetlere bile ulaşamamak üstelik
Bu, geniş kapsamlı sonuçlar doğurabilir.
çünkü orada birilerine ulaşmaya çabalamak
Onlar bir karara varmadan önce fikir alışverişinde bulundu.
Tom'a ulaşmanın hiçbir yolu yoktu.
Kariyerimi, insanların zihinlerine girmekle ve herkesin
kazmadan ulaşmadan böyle bir şey mümkün mü?
Ben bir arkadaş olarak sana elimi uzatıyorum.
Sana telefonla ulaşmakta zorluk çektik.
Birdenbire, yüzeye doğru uzandı.
Dağın tepesine ulaşmayı başardım.
O kararın geniş kapsamlı ve ciddi sonuçları olacaktır.
oort bulutunun iç kısımlarına bile ulaşamadan
Bu değirmen hayvanlarına ulaştıklarında lejyonerler şaşkınlıkla kalakaldılar
Şehre varmadan önce arabanın yakıtı bitti.
Mary ona ateş ettiğinde Tom silahına uzanıp almaya çalışıyordu.
Tom silahına davranmayı düşündü fakat yapmamaya karar verdi.
Adaya tekne haricinde ulaşma imkanı yok.
Bu araştırmanın toplumsal sonuçları muhtemelen çok geniş kapsamlıdır.
Bunun nedeni, ağacın ışığa, güneşe yönelmesi
...yardımı önlemekti. Lakin daha mühim olarak; bu senatonun İberya'da uzun vadeli...
Altı saatlik tırmanıştan sonra, nihayet dağın zirvesine ulaşmayı başardık.
Ben müşteri hizmetleri temsilcisine ulaşmadan önce telefonda 20 dakika beklemek zorunda kaldım.
Dağın zirvesine ulaşmayı başardılar, ama geri inerken bir kaza geçirdiler.
Mary'nin evine ulaşmadan önce tepeye doğru 100 yorucu basamağı tırmanmak zorundasınız.
Bu kararın geniş ve ciddi sonuçları olacaktır.
Ne yapmayı planladığını biliyorum ve amacına ulaşmanı engellemek elimden gelen her şeyi yapacağım.