Examples of using "Into" in a sentence and their turkish translations:
Günler haftalara ve sonra aylara ve sonra yıllara dönüştü.
Ben gerçekten futbolla ilgileniyorum.
Onu inceleyeceğiz.
O saklanmaya gitti.
Neler olmuş sana böyle?
Tehlikeli sularda dolaşıyor.
Lütfen odama girin.
- Tom uzaya baktı.
- Tom'un gözü daldı.
- Tom boş boş önüne baktı.
Tom saklanmaya gitti.
Futbolla gerçekten ilgiliyim.
Kız gözyaşlarına boğuldu.
Tom detaylara gitmedi.
aya çarpabilir veya uzayın derinliklerine fırlatılabilir.
Kız odaya girdi ve gözyaşlarına boğuldu.
O bir köpek kakasına bastı.
Gizlice odaya sokuldu.
Tom Mary'nin ofisine doğru yürüdü.
Onu göz önüne alacağım.
Canını dişine tak.
Tom gizlice odaya girdi.
Ben nehre daldım.
Tom havuza daldı.
Tom ayrıntıya girmedi.
Peyniri ince dilimler veya küpler halinde kesin.
Tom mutfağa yürüdü.
Tom odaya hücum etti.
Asansörde sıkıştık.
Birisi apartman daireme zorla girdi.
Tom Mary'nin ofisine gizlice girdi.
Ben dün sizin babanıza rastladım.
Bunalıma girdim.
bilinmeyen bir bölgeye götürdü.
tüm yapay zekâ uygulamasına dâhil edelim.
duvarın nemlendiğini görseniz
yerini alıyor!
Arabaya bin.
Kongre tatile girdi.
Ben detaylara girdim.
Herkes gülmekten kırıldı.
Herkes kahkahaya boğuldu.
Pijamanı giy.
O, öğretmenliğe başladı.
Onu çarparım.
O, borca girdi.
Tom gözyaşlarına boğuldu.
Odama gel.
- Kutunun içine bakın.
- Kutuya bak.
Odaya gel.
Gözyaşlarına boğuldu.
Asit metali çürütüyor.
O, öğretmenliğe girdi.
- Tom, Mary ile karşılaştı.
- Tom, Mary'ye rastladı.
Başım belaya girdi.
Onu araştıracağım.
Onun içine bakalım.
Ne oldu sana?
Bunu araştırıyoruz.
Biz onu gözden geçiriyoruz.
- Biz onun içine baktık.
- Oraya bir burnumuzu soktuk.
Tom'un başı belaya girdi.
Tom öğretmenliğe gitti.
Arabana bin.
Seni ne endişelendiriyor?
Başını belaya sokma.
O kahkaha attı.
Gözlerime bak.
Gülmekten kırıldılar.
O, gülmekten kırıldı.
Başın belaya girecek.
Onlar gözyaşlarına boğuldu.
Harvard'a girdim.
O hıçkırıklara boğuldu.
Tom kahkaha attı.
O, rehabilitasyona gitti.
Tom rehabilitasyona gitti.
Kasabaya gidiyorum.
O bayıldı.
Ofisime gel.
Laboratuvara gidin.
Ofisime gir.
Mikrofona doğru konuşun.
- Onu inceleyeceğiz.
- Onu araştıracağız.
Eve girin.
Onu araştırıyoruz.
Tom'a ne oldu?
Tom'la karşılaştım.
Tom yatmaya gitti.
Tom yatağa tırmandı.
Sen bana çarptın.
- Tom uzaya baktı.
- Tom'un gözü daldı.
- Tom boş boş önüne baktı.
- Tom boşluğa baktı.
Kuyunun içine bak.
- Onun nesi var?
- Ona ne oldu böyle?
Ben onlarla karşılaştım.
Ben onunla karşılaştım.
O, plastiğe dönüştü.
Tom saklandı.