Translation of "Cruciale" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Cruciale" in a sentence and their turkish translations:

Is een cruciale levensvaardigheid.

hayati bir yaşam becerisidir.

Dit is een cruciale vraag.

- Bu önemli bir sorudur.
- Bu önemli bir sorundur.

Deze cruciale vraag staat centraal in mijn levenswerk,

Bu önemli soru hayatım boyunca işimin merkezi oldu.

Ney leidde een cruciale aanval op de vijand.

Ney, düşmana önemli bir saldırı düzenledi.

cruciale rol in het glorieuze verleden van Egypte wordt verkend .

, Mısır'ın görkemli geçmişindeki önemli rolünü keşfediyor .

En eraan werken dit cruciale deel van de oceaan te begrijpen.

okyanusun bu çok önemli kısmını anlamamız gerekiyor.

...maar het gif, dat duizenden jaren lang is ontwikkeld, is de cruciale dreiging.

fakat binlerce yıl içinde evrilen zehri yıkıcı etkilerinin anahtarıdır.

Stel je voor dat je in het cruciale deel van de 300 meter hoge wand zit

610 metre bir yapının en zorlu kısmında tek başınıza olduğunuzu düşünün,

Cruciale fouten waren het gevolg tijdens de Waterloo-campagne, waarbij orders op een dwaalspoor gingen en commandanten

. Waterloo harekatı sırasında emirlerin yoldan çıkması ve komutanların rollerinden emin