Examples of using "Verleden" in a sentence and their turkish translations:
Geçmişimle,
Geçmişte yoksunluk belirtileri yaşamış mıydınız?
Tom geçmişte saplanıp kalmış.
Mazisiz gelecek olmaz.
Onun geçmişi hakkında bir şey bilmiyorum.
Tom kendi geçmişi ile gurur duymaktadır.
Geçmişinle ilgilenmiyorum.
Sami'nin geçmişi onu sonsuza dek lanetli bıraktı.
her zaman düşüş olduğuna dair kendinizi kandırırsınız.
Geçmiş hakkında üzülme.
Tom sana geçmişi hakkında söyledi mi?
Bazense geçmişi anlamak için.
Geçmişi geride bırakın ve devam edin.
Bu yüzden bir hümanist olarak geçmişin geçtiğine inanıyorum;
İnsanoğlunun tarih derslerinden çok şey öğrenmemesi tarihin öğretmek zorunda olduğu tüm derslerin en önemlisidir.
ve insanların geçmişte devrimlere, dönüşümlere
, Mısır'ın görkemli geçmişindeki önemli rolünü keşfediyor .
Kriz zamanı geçmişi idealize etmenin manası yok.
Geçmişi geride bırak ve şimdiye dikkat et.
Geçmiş sadece bilinir, değişmez. Gelecek ise sadece değişir, bilinmez.
Dün gece televizyon izledin mi?
Geçmiş sadece bilinir, değişmez. Gelecek ise sadece değişir, bilinmez.
Zevk geçmişte ya da gelecekte değil bulunduğumuz andadır.
Dün gece televizyon izledin mi?
Şimdi bile, ara sıra seni görmek istediğimi düşünüyorum. Fakat bugünkü seni değil geçmişten hatırladığım seni.