Translation of "Dakikaya" in Polish

0.003 sec.

Examples of using "Dakikaya" in a sentence and their polish translations:

Sadece bir dakikaya ihtiyacım vardı.

Po prostu potrzebowałem chwili.

Yarış son dakikaya kadar devam etti.

Wynik wyścigu był niepewny do samego końca.

Sadece birkaç dakikaya daha ihtiyacımız var.

Potrzebujemy jeszcze kilka minut.

- Birkaç dakikaya ihtiyacımız var.
- Bize birkaç dakika lazım.

Potrzebujemy paru minut.

Son dakikaya kadar ev ödevimi ertelememiş olmam gerektiğini biliyordum.

Wiem, że nie powinienem był odkładać moich zadań domowych na ostatnią chwilę.

Tom faturasını ödemek için sıkı sık son dakikaya kadar bekler.

Tom często czeka na ostatnią chwilę z płaceniem rachunków.

Diğer türler sadece yanıp söner. Bunlar ise bir dakikaya kadar hiç durmadan parlayabilirler.

Kiedy inni tylko błyskają, oni potrafią świecić nieprzerwanie przez minutę.