Translation of "Vermenin" in Japanese

Güven vermenin,

成果を共有したり

Unut gitsin. Ona tavsiye vermenin hiçbir anlamı yok.

彼に何をアドバイスしても糠に釘。もう止めた止めた。

İnsanlara böyle ters bir cevap vermenin kabalık olduğunu düşünüyor musun?

木で鼻をくくったその返事の仕方、相手に失礼だと思わんのかね。

Yurt dışına gittiğinizde, bahşiş vermenin gerekli olduğunu aklınızda tutsanız iyi olur.

海外に行ったときは、チップが必要なことを覚えていたほうがいいですよ。

Bay Ross'un bize öğrettiği diğer şey, oy vermenin aşırı derecede önemli olması.

その他にも ロスさんは 投票が とてつもなく重要だと教えてくれました

Birkaç günlüğüne arabanı bana ödünç vermenin bir sakıncası olup olmadığını merak ediyorum.

２、３日お車をお貸しいただけないでしょうか。

Adam bana kim olduğumu sordu. Ki bu soruya cevap vermenin gerekli olduğunu düşünmedim.

その男は私にお前は誰かと尋ねたが、その質問に対しては私は答える必要はないと思った。

O adam bana kim olduğumu sordu fakat o soruya cevap vermenin gerekli olduğunu düşünmüyordum.

- その男は私にお前は誰かと尋ねたが、その質問に対しては私は答える必要はないと思った。
- その男性は私が誰なのかと聞いてきたが、私はその質問に答える必要などないと思った。