Translation of "Yurt" in Japanese

0.015 sec.

Examples of using "Yurt" in a sentence and their japanese translations:

Yurt dışındaydım.

外国に行ったことがあります。

Yurt kurallarına uymalısın.

寮の規則は守らなければならない。

Yurt dışına gittim.

私は乗船した。

Tatilde yurt dışındaydım.

私は休暇で外国に行っていました。

Yurt dışından döndüm.

私は外国から帰ってきた。

- Yurt dışında eğitim görmekteyim.
- Yurt dışında eğitim görüyorum.

僕は留学しています。

- Yurt dışına çıkmak istiyorum.
- Yurt dışına gitmek istiyorum.

- 私は外国へ行きたい。
- 私は外国に行きたい。
- 外国へいきたい。
- 海外に行きたい。

- Bilimci hem yurt içinde hem de yurt dışında ünlüdür.
- Bilim adamı hem yurt içinde hem de yurt dışında ünlüdür.

その科学者は国の内外で有名である。

Yurt dışında hiç bulunmadım.

- 海外へ行ったことがないんだ。
- 海外には行ったことがありません。

O yurt dışında yaşıyor.

- 彼女は海外生活をしている。
- 彼女は海外に住んでいる。

Hiç yurt dışında bulunmadım.

私はまだ海外にいったことがない。

Yurt dışına çıkmak istiyorum.

- 私は外国に行きたい。
- 海外に行きたい。

Balayı yurt dışında geçirilecek.

新婚旅行は海外の予定です。

Yurt dışına gitmek istiyorum.

海外に行きたい。

-geç saatte, yurt odamda-

夜中に寮で よく読んでいました

Dün yurt dışından döndü.

彼は昨日外国から帰ってきた。

Yurt dışına gideceği söyleniyor.

彼は海外に行くそうです。

- O, hiç yurt dışında bulunmadı.
- O hiç yurt dışına gitmedi.

- 彼は今まで外国に行ったことがありません。
- 彼は外国へいったことがありません。

- Zengin olsam yurt dışına giderim.
- Zengin olsam yurt dışına giderdim.

- 今もし私が金持ちだったら、海外へ行くだろうに。
- もし私がお金持ちなら、海外に行くでしょう。

- Babam yurt dışına gitmemi onaylamadı.
- Babam yurt dışına gitmeme razı oldu

父は私が外国へ行くことを承知した。

Yurt dışına gitmek ister misin?

- 君は外国へ行きたいですか。
- 海外に行ってみたいですか?

Amcan hâlâ yurt dışında mı?

君のおじさんは外国においでですか。

Onları yurt dışından almak zorundayız.

- 外国から買わなくてはなりません。
- 海外から購入しなくてはいけませんね。

Yurt dışına gidersem, Fransa'ya giderim.

仮に海外へ行くとしたら、フランスへ行くだろう。

Ne kadar süredir yurt dışındasınız?

どのくらい洋行していたのですか。

Yurt dışına gitmeye karar verdi.

彼女は洋行する決心をした。

Hayatının çoğunu yurt dışında yaşadı.

- 彼は人生の大半を外国で暮らした。
- 彼は人生の多くを海外で過ごした。

Daha sonra yurt dışında kaldı.

彼は後に外国に残った。

O, yurt dışında eğitim gördü.

彼は海外へ留学した。

O, yıllarca yurt dışında yaşadı.

彼は外国に長年住んでいた。

Yurt dışında eğitim yapmak istiyorum.

- 留学したいものだ。
- 私は留学したい。

O, asla yurt dışına gitmedi.

彼女は海外に行ったことがない。

O, yurt dışına gitmek istiyor.

彼女は海外に行きたがっている。

Ben yurt dışına gitmeyi planladım.

私は外国へ行くつもりだったが。

Yurt dışına gitmene itiraz edecektir.

彼は君が洋行するのに反対するだろう。

On yıldır yurt dışında yaşıyorum.

私は十年間海外で生活した。

Hiç yurt dışında okudun mu?

留学の経験はおありですか?

Öğretmenimiz ağustosta yurt dışından dönecek.

私達の先生は8月に外国から帰ってきます。

Babam asla yurt dışında bulunmadı.

父は一度も外国へ行ったことがない。

O, yurt dışına gitmeye kararlıydı.

彼は外国へ行く決心をしました。

O yurt dışına gitmeyi umuyor.

- 彼は洋行を望んでいる。
- 彼は海外に行くことを希望している。

Bu yaz yurt dışına gidiyorum.

私は今年の夏外国へいくつもりです。

On yıl yurt dışında yaşadım.

- 私は10年間外国で暮らした。
- 私は十年間海外で生活した。

Hayalim yurt dışında eğitim almak.

私の夢は留学することです。

Amcam yıllarca yurt dışında yaşadı.

私の叔父は何年も外国で生活した。

Her Yaz yurt dışına gideriz.

私たちは毎年夏に海外へ行きます。

Hiç yurt dışında bulundun mu?

- 外国に行ったことがありますか。
- 海外へ行ったことがありますか。

Genç olsam, yurt dışına giderim.

私が若ければ、外国へ行くのだが。

Hastalık yurt dışına gitmemi engelledi.

病気のため、私は外国へ行けなかった。

Tom yurt dışına gitmek istiyor.

トムは海外へ行きたがっている。

Gelecek yıl yurt dışına gideceğim.

来年、海外へ行きます。

- Gelecek yıl yurt dışına gitmeyi düşünüyorum.
- Önümüzdeki sene yurt dışına çıkmayı planlıyorum.

- 私は来年外国へ行こうと思います。
- 私は来年海外に行こうと思っている。

- Yurt içinde ve yurt dışında ünlüdür.
- O hem yurdunda hem de yurtdışında ünlüdür.

彼は国内でも国外でも有名である。

Yurt dışında seyahat etmek çok ilginçtir.

- 外国を旅行することは大変面白い。
- 海外旅行はとても面白い。

Yurt dışına gönderilme fikri onları sevindirdi.

外国へ派遣されると考えただけで彼らはうれしくなった。

Yurt dışına seyahat etmek ister misiniz?

海外旅行をしたいと思いませんか。

Yurt dışında seyahat şimdi daha popüler.

海外旅行は、いまや以前よりも一般的である。

Yurt dışında seyahat söz konusu değil.

海外旅行なんて無理よ。

Firmamızın yurt dışından birçok müşterisi var.

我が社には海外からのお客さんが多い。

Eğer yurt dışında yaşasam, İngiltere'de yaşarım.

もし仮に外国に住むことになれば、イギリスに住むだろう。

Babam gelecek yıl yurt dışına gidecek.

父は来年海外旅行をする。

O yurt dışına gitmek için hevesli.

彼女は外国へ行きたいと熱望している。

Yurt dışına gittiğinde çok para harcar.

- 彼女は海外に行くとたくさんお金を使う。
- 彼女は海外にいくとたくさんのお金を使う。

Yurt dışına gitmek için para biriktiriyor.

彼女は、海外旅行をするために貯金している。

Onun yurt dışına çıkmasını engellemek yok.

彼女が外国に行くのは止められない。

O, dönmemek üzere, yurt dışına gitti.

彼は外国へ行ったが、戻ってこなかった。

O, yurt dışına gitmek için istekli.

彼は外国に行きたがっている。

O yurt dışında seyahat etmeyi sever.

彼は海外旅行が好きです。

İngilizce öğrenmek için yurt dışına gitti.

彼は英語を学ぶ目的で海外に行った。

O zamandan beri yurt dışında kaldı.

彼はその後ずっと外国に残っていた。

Japon arabaları yurt dışında iyi satılır.

日本車は海外でよく売れる。

Babam gelecek hafta yurt dışına gidecek.

父は来週海外へ行く予定だ。

Yurt dışında ne kadar süre kaldın?

外国にはどのくらい滞在しましたか。

Bu yıl defalarca yurt dışında bulundum.

私は今年何度か海外に行きました。

Ben yurt dışına gitmeye niyet etmiştim.

私は外国へ行くつもりだったが。

Bir gün yurt dışına gitmek istiyorum.

私はいつか外国へ行きたい。

Babam şimdi yurt dışına seyahat ediyor.

父は海外旅行中です。

Yurt dışında yaşamaya kolayca adapte oldular.

彼らは外国の生活にたやすく順応した。

Bu yaz yurt dışına gitmeyi ummuştuk.

私達はこの夏に外国へ行くことを希望していた。

Tatillerinizde bazen yurt dışına çıkıyor musunuz?

休暇で時には海外に出かけますか。

Yurt dışında öğrenim yapma amacına ulaştı.

彼は留学という目的を達成した。

Bu yaz yurt dışına gitmeyi bekleme.

今年の夏は外国に行けるとは期待しない方がいい。

Arkadaşını uğurlamak için yurt dışına gitti.

彼は空港に友人を見送りに出かけました。

Önümüzdeki sene yurt dışına çıkmayı planlıyorum.

私は来年海外に行こうと思っている。

Gençler yurt dışına gitmekte çok hevesli.

若者は、外国に行きたがる。

Daha önce hiç yurt dışında bulunmadım.

これまで外国に行ったことがない。

Babam az önce yurt dışından döndü.

父は帰国したばかりだ。

Gelecek yıl yurt dışına gitmeyi düşünüyorum.

私は来年海外に行こうと思っている。

Onu yurt dışına gitmekten caydırmaya çalıştım.

私は彼に海外へ行くのをやめさせようとした。

Yurt dışına bazen yalnız seyahat ederdim.

私は時々一人で外国旅行をしたものだ。

Ağabeyim yurt dışında öğrenim görmek istiyor.

私の兄は外国で勉強したがっている。

Yurt dışında eğitim artık çok yaygın.

今や留学は大流行だ。

Bir gün yurt dışına çıkmak isterim.

いつか外国へ行きたいものだ。

Onun babasının yurt dışında olduğunu duyuyorum.

彼のお父さんは外国にいるそうだ。

Hayatı boyunca hiç yurt dışında bulunmadı.

これまで外国に行ったことがない。

Yurt dışından döndüğümden beri çok meşgulüm.

- 私は帰国してからとても忙しい。
- 帰国してからというもの、すごく忙しいんだよ。

Arkadaşlarımdan biri yurt dışında öğrenim görüyor.

- 私の友人の一人は留学している。
- 私には留学している友達が一人います。

Bu yaz yurt dışına seyahat edeceğiz.

私達は今年の夏海外旅行に行くつもりです。

Ben bir görev için yurt dışındaydım.

私は仕事で外国に行っていました。