Translation of "Restorana" in Japanese

0.004 sec.

Examples of using "Restorana" in a sentence and their japanese translations:

Bir restorana gittik.

私たちはレストランに行きました。

Onların hepsi restorana gittiler.

彼らは皆そのレストランへ行った。

O restorana tekrar gitmeyelim.

- あのレストランに行くのはもうやめようよ。
- あのレストランには二度と行かないことにしよう。

Aç çocuklar restorana doğru gitti.

腹の減った男の子たちは、食堂の方へ進んだ。

Bu gece seninle restorana gidemem.

今晩あなたと一緒にレストランにいけません。

Restorana girdik ve öğle yemeği yedik.

私たちはレストランに入って昼食を食べた。

Restorana girdim ve öğle yemeği yedim.

私はレストランに入って昼食を摂った。

Restorana gitmek veya günlük alışveriş yapmak gibi

かつては単純だった決断―

Ben kırk yılda bir kez restorana giderim.

めったにレストランには行かない。

Tom ve Mary pahalı bir restorana gittiler.

トムとメアリーは高級レストランに行ったんだよ。

Keşke bir değişiklik için beni bir restorana götürsen.

- 気分転換にレストランに連れていってもらいたいのですが。
- たまには私をレストランに連れて行ってくれるといいのだが。

Mary, öğle yemeği için günaşırı o restorana gider.

- メアリーは1日おきにそのレストランへ昼食に行く。
- メアリーは一日おきにそのレストランへ昼食をとりに行く。
- メアリーは一日おきに、そのレストランへお昼ご飯を食べに行く。

Hey, eğer yemek yediye kadar hazır olmazsa restorana gideceğim.

ねえ、もしさ、七時にご飯できてないんだったら、ぼくレストランに行くよ。

Eğer akşam yemeği yediye kadar hazır olmazsa, bir restorana gidiyorum.

ねえ、もしさ、七時にご飯できてないんだったら、ぼくレストランに行くよ。

Pekala, akşam yemeği yediye kadar hazır olmazsa, bir restorana gideceğim.

ねえ、もしさ、七時にご飯できてないんだったら、ぼくレストランに行くよ。

Çok vaktim yok, bu yüzden bir fast-food restorana uğrayacağım.

- 時間があまりないので、ファーストフード店に立ち寄るつもりです。
- あまり時間がないから、ファーストフード店にちょっと寄って行くよ。

Biz bir restorana girdik ve akşam yemeğimizi yerken enerji krizini tartıştık.

私たちはレストランに入り、夕食をとりながらエネルギー危機について論じた。

ABD'de bir restorana girerken seçeneğin vardır, sigara içilen ya da sigara içilmeyen yerde oturmak.

アメリカでは、レストランに入った時喫煙席か禁煙席かを選ぶことができる。