Translation of "Meryem'den" in English

0.019 sec.

Examples of using "Meryem'den" in a sentence and their english translations:

İsa, Meryem'den doğdu.

Jesus was born of Mary.

Meryem'den çok daha hoşsun.

You're a lot prettier than Mary.

Tom'un Meryem'den hoşlandığını herkes biliyor.

- Everybody knows that Tom likes Mary.
- Everyone knows that Tom likes Mary.
- Everybody knows Tom likes Mary.
- Everyone knows Tom likes Mary.

Tom'un gözü Meryem'den başkasını görmüyor.

- Tom's only got eyes for Mary.
- Tom has only got eyes for Mary.

Bugün Meryem'den hiç e-posta almadım.

I didn't receive any e-mail from Mary today.

Tom Meryem'den sadece birkaç yaş küçük.

Tom is only a couple of years younger than Mary.

Tom Meryem'den, olanlarla ilgili kendisini suçlamamasını istedi.

Tom told Mary not to blame herself for what had happened.

Tom, Meryem'den ne yapılacağını anlatmasını arzu etti.

- Tom wished that Mary would tell him what to do.
- Tom wished Mary would tell him what to do.

Tom hem Meryem'den hem de Alice'den hoşlanıyor.

Tom likes both Mary and Alice.

Tom Meryem'den telefon numarasını istedi, fakat o vermeyi reddetti.

Tom wanted Mary's phone number, but she refused to give it to him.

Kuran'da bütünüyle İsa ve Meryem'den bahseden bir sure var.

The Quran has a whole chapter discussing Jesus and Mary.

- Tom Mary'yi terk etti ve başka bir kadınla yaşamak için gitti.
- Tom Meryem'i terk edip başka bir kadına gitti.
- Tom Meryem'den ayrılıp başka bir kadınla yaşamaya başladı.

Tom left Mary and went to live with another woman.