Examples of using "Soledad" in a sentence and their turkish translations:
Yalnızlık bağımsızlıktır.
Yalnızlığa bir çözüm bulmalıyız.
Tek başımıza yaşayamayız.
Yalnızlık bir seçim değildir.
Yalnızlık bizi öldürüyor
Ayrıca ilişkilerdeki yalnızlığı,
Yalnızlıktan daha kötü bir şey yok.
Yalnızlık bizi diğer insanlarla iletişime geçmeye iter,
derin bir yalnızlık içinde geçirmemiş olsaydım.
En kötü yalnızlık, samimi bir dosttan mahrum olmaktır.
Yalnızlık eğilimlerini esasen tersine çevirebileceğimize inanıyorum
ve insanın yanlızlaşması anlatıldı bu filmde
Yalnızlığı çok seversek bir gün o da çekip gider mi?
Yalnızlık ile izole edilmeyi birbirine karıştırmamak gerek. Bunlar iki farklı şey.
bu yalnızlık biçiminin üstesinden gelmesi için ilk adım atılmış oluyor.
Ve bugünkü damga ise yalnızlıkla alakalı.
Yalnızlık ve tecritin içe işleyen sağlık etkileri var.
Tek başıma olmayı seviyorum.
Hapiste olmak büyük bir yalnızlık çekmek demekti. Hayatta kalmak için
Gitmek istemedim; evde kalıp yalnızlığın keyfini çıkarmayı tercih ettim.
bol bol düşünmek ve yeniden düşünmek zorundaydık. Yalnızlık içinde geçirdiğimiz o yıllara çok şey borçluyuz.
Şimdi sana söylediğim şeylerin çoğu o dönemde, hapishanedeki tecrit sırasında doğdu.