Examples of using "Nos" in a sentence and their turkish translations:
Onlar bizi severler.
Siz bize yardım edersiniz.
Bize ihtiyacın var.
Biz hatırlıyoruz.
Onlar bizi anlar.
Oturduk.
Bize ihanet ettin.
Biz hareket ediyoruz.
Onlar bize yardım ederler.
onları seviyoruz ve onlara yanaşıyoruz.
Birbirimizi tanıyor muyuz?
Biz evlendik.
Biz sıkıldık.
Orada oturduk.
Acı hissediyoruz ve çekip gidiyoruz.
Biz konuşmaktan hoşlanıyoruz.
Onlar bizi kurtardı.
O bizi sever.
Gönüllü olduk.
Bunu seviyoruz.
Bugün buluştuk.
O bizden çaldı.
Biz konuşmaktan hoşlanıyoruz.
Ne zaman gideceğiz?
Bizi öldürmeyen şey bizi daha güçlü yapar.
Görüşürüz!
Ruhlarımızı kurtarın.
bize şunu soracak;
görüşmek üzere
yahu biz buluşuyorduk
Birbirimizi öptük.
Tanışıyor muyuz?
- Biz ayrıldık.
- Ayrıldık.
Güldük.
Gidelim mi?
Gidiyoruz.
Onlar bizi severler.
- Biz unuttuk.
- Unuttuk.
- Görüşürüz.
- Bay bay.
Bize yardım etti.
Biz önemseriz.
- Bize yardım edecek misin?
- Bize yardımcı olacak mısın?
Sen bize yalan söyledin.
Birbirimizi tanırız.
Biz teslim oluyoruz.
- Bize yardım ettin.
- Bize yardım ettiniz.
Bize yardım ettiler.
Bizi tanıyor musun?
Saldırıya uğruyoruz.
Biz kalıyoruz.
- Biz evleniyoruz.
- Evleniyoruz!
Onu seviyoruz.
Onu seviyoruz.
Onlar bizi buldular.
Sarılıyoruz.
Birbirimizi sevdik.
Seni beğeniyoruz.
Bize ihanet ettin.
Bizi affetti.
O bize Fransızca öğretir.
Onlar bizi alkışlamadılar.
O, yemek pişirmeyi isteyip istemediğimizi sordu.
Gitmemize izin verdi.
Daha sonra görüşürüz.
Biz birlikte sarhoş olduk.
Biz evlendik.
Biz oturur oturmaz, o bize kahve getirdi.
Yakalanırsak başımız belaya girer.
Biz sessiz kaldık.
Hepimiz ölüyoruz.
Zaten tanıştık.
Tom bize ihanet etti.
İkimiz de hatalıydık.
- O bize Fransızca öğretir.
- O bize Fransızca öğretiyor.
Herhangi bir açıklama yapılmadan kovulduk.
- Bize hiçbir şey anlatmayacaklar.
- Onlar bize hiçbir şey söylemeyecekler.
Kendimiz bizzat etkilenmeden umursamıyoruz.
çevremizdeki insanlar yüzünden vazgeçeriz
Bizim çok fazla sorunumuz yoktu.