Examples of using "Choque" in a sentence and their turkish translations:
Kazanın çıkardığı sesi asla unutmayacağım.
Kazayı gördüğünü doğruladı.
Bir çığlık ve sonra bir kaza duydum.
rugbi oyuncuları görüyoruz.
Meteorun çarpması sadece bir zaman meselesi.
Dün gece yaklaşık saat onda bir kaza duydum.
Çarpışma sonucunda yolculardan birisi fırladı.
O kabloya dokunursan, şok geçirirsin.
Kazayı duyar duymaz evden dışarı fırladı.
O, çarpışmada ölmedi, aslında kazadan önce bir kalp krizi geçirdi.
Kazadan tek kurtulan bir bebekti.
O, sonucu öğrenirse şok olacak.
Paris sendromu bir tür kültür şokudur. Şehrin moda merkezi imgesine kapılıp Paris'te yaşamaya başlayan, sonrasında yerel adetlere ve kültüre iyi uyum sağlayamayıp, zihinsel dengesini yitiren ve depresyona yakın belirtiler gösteren yabancıları tanımlamak için kullanılan psikiyatrik bir terimdir.