Examples of using "вступать" in a sentence and their turkish translations:
Ama neden kızlara evliliği hedeflemelerini öğretirken,
anlaşmazlıkları hoş görmeyi mümkün kılıyorsa
Gerçekten hasta olan bile karantinaya girmek istemiyor
Değişim öğrencileri bu kulübe katılabiliyor mu acaba?
Bir ilişki gizli olmak zorundaysa, onun içinde olmamalısın.
Sizinle kavga etmeye niyetim yok.