Examples of using "Circunstâncias" in a sentence and their turkish translations:
Şartlar değişti.
...ve karşılaştığımız zorlukların üstesinden geldik.
O zaman koşullar farklıydı.
Kendini şartlara uyduruyor.
O, kendini koşullara uydurdu.
Koşullara uyum sağlamak zorundasın.
Tom, Mary'ye koşulları açıkladı.
Bu koşullar altında biz başarılı olamayız.
Planlanmamış şeyler olabilir, ne bileyim.
Bu şartlar altında Apple-1'i çıkardı Steve Jobs
Bu koşullar altında, öneriyi kabul edemem.
Onun ölümünün şartları henüz aydınlığa kavuşturulmadı.
Normal koşullar altında, Tom oraya gitmeyi asla kabul etmez.
Gerçeği saklamamız gereken durumlar var.
Tom'un evi gizemli koşullarda yandı.
İnternet dünyanın her bölümünün koşullarını bilmek için çok faydalıdır.
İnsan, koşullarının bir ürünüdür.
İlk kocan nasıl öldü?