Examples of using "Adaptar" in a sentence and their turkish translations:
uyum sağlamaksa evet
Tom çabucak adapte olacak.
Koşullara uyum sağlamak zorundasın.
Uyum bizim için kolay olmadı.
Toplumun geleneklerine uymalıyız.
Yakında bu yeni hayata kendini uyduracaksın.
Zeka, değişikliklere uyum sağlama yeteneğidir.
ondan biraz hayata uyum sağlamayı öğrendi
O, yeni okuldaki hayata kendini alıştırmayı çok zor buldu.
İnsan çevresel değişikliklere uyum sağlamak için büyük bir kapasiteye sahiptir.
Mary çok uzun zamandır Japonya'da yaşıyor. Onun Japon geleneklerine uyum sağlamasının zamanının geldiğini düşünmüyor musun?