Translation of "Rapidamente" in Turkish

0.013 sec.

Examples of using "Rapidamente" in a sentence and their turkish translations:

- Precisamos agir rapidamente.
- Tivemos de agir rapidamente.

Hızla tepki göstermek zorundaydık.

- Ela se vestiu rapidamente.
- Ela vestiu-se rapidamente.

O, çabucak giyindi.

Eles reagem rapidamente

çabuk tepki gösterirler

Ele age rapidamente.

O, hızlı hareket eder.

Levantei-me rapidamente.

Çabuk kalktım.

Ele aprendeu rapidamente.

Çabuk bir biçimde öğrendi.

Ela aprendeu rapidamente.

O hızlı bir şekilde öğrendi.

Fui rapidamente à superfície.

Yüzeye olabildiğince hızlı çıkıp...

O remédio atuou rapidamente.

- İlaç hızlı bir şekilde çalıştı.
- İlaç hızlı bir şekilde etki etti.

Ele se decidiu rapidamente.

O, çabuk karar verdi.

Deveríamos trabalhar mais rapidamente.

Daha hızlı çalışmalıyız.

Temos de agir rapidamente.

Çabuk hareket etmeliyiz.

Ele se recuperou rapidamente.

- Çabuk toparlandı.
- Hızla iyileşti.

O papel queima rapidamente.

Kağıt hızlı yanar.

Ele confessou tudo rapidamente.

O, çabucak her şeyi itiraf etti.

Ela confessou tudo rapidamente.

O, hızla her şeyi itiraf etti.

O rio flui rapidamente.

Nehir hızla akar.

Terminei meu almoço rapidamente.

Öğle yemeğimi çabucak bitirdim.

O Tom comeu rapidamente.

- Tom çabucak yedi.
- Tom çarçabuk yedi.

Aprendi francês muito rapidamente.

Çok hızlı bir şekilde Fransızca öğrendim.

Eu me vesti rapidamente.

Çabucak giyinmiştim.

Eu me adaptarei rapidamente.

- Çabucak alışırım.
- Hızla uyum sağlayacağım.

- Espero que você se recupere rapidamente.
- Espero que você melhore rapidamente.

İnşallah çabuk iyileşirsin.

- Tom entrou rapidamente dentro da sala.
- Tom entrou rapidamente dentro do quarto.

Tom odaya daldı.

Tente tomar uma decisão rapidamente.

Hemen bir karar verseniz iyi edersiniz.

Por favor, faça-o rapidamente.

- Lütfen onu hızlı bir şekilde yap.
- Lütfen onu çabuk yap.

O apresentador consegue falar rapidamente.

Spiker hızla konuşabilir.

Ele saiu rapidamente da sala.

O, çabucak odadan çıktı.

Ela abriu rapidamente a carta.

O, çabucak mektubu açtı.

As coisas aconteceram muito rapidamente.

İşler çok çabuk oldu.

Tom saiu rapidamente do carro.

Tom çabucak arabadan indi.

Tom olhou rapidamente para Mary.

Tom çabucak Mary'ye baktı.

Os rumores se expandiram rapidamente.

Söylentiler hızla yayıldı.

Tom olhou rapidamente pela janela.

Tom pencereden dışarıya hızlı bir şekilde baktı.

Tom falou rapidamente com Mary.

Tom kısaca Mary ile konuştu.

Tom vai se adaptar rapidamente.

Tom çabucak adapte olacak.

Tom fechou seus olhos rapidamente.

Tom kısa süre gözlerini kapattı.

Tom está ficando grisalho rapidamente.

Tom hızlı kırlaşıyor.

O Tom entediou-se rapidamente.

Tom çabuk sıkıldı.

Você não precisava comer rapidamente.

Çabuk yemene gerek yoktu.

Vamos completar esta imagem rapidamente.

- Haydi bu resmi çabucak tamamlayalım.
- Çabucak bu resmi tamamlayalım.

Eles precisariam mover-se rapidamente.

Onlar hızlı hareket etmek zorunda kalacaktı.

A indústria estava crescendo rapidamente.

Sanayi hızla büyüyordu.

Revoluções malsucedidas são rapidamente esquecidas.

Başarılı olmayan devrimler kısa sürede unutulur.

A infecção se espalhou rapidamente.

Enfeksiyon hızla yayıldı.

Tom fez amigos muito rapidamente.

Tom çok hızlı bir şekilde arkadaşlar edindi.

Pegue no comando e decida rapidamente.

Oyun kumandanızı alın ve hemen bir karar verin.

Como o vírus se espalha rapidamente

virüs hızla yayılırken

Os bombeiros rapidamente extinguiram as chamas.

İtfaiyeciler yangını hemen söndürdüler.

Oleg sempre respondia às perguntas rapidamente.

Oleg sorulara her zaman çabuk cevap verdi.

Preciso disso o mais rapidamente possível.

Ona mümkün olduğunca çabuk ihtiyacım var.

A economia japonesa desenvolveu-se rapidamente.

Japon ekonomisi hızla gelişti.

O Tom gosta de comer rapidamente.

Tom hızlı yemeyi seviyor.

O Natal está se aproximando rapidamente.

Noel hızla yaklaşıyor.

Os agricultores aravam os campos rapidamente.

Çiftçiler tarlaları çabucak sürdü.

- Tom adormeceu rapidamente.
- Tom dormiu rápido.

Tom çabucak uykuya daldı.

A China desenvolveu-se muito rapidamente.

Çin çok hızlı gelişti.

Marcharam rapidamente em direção à capital.

Başkente doğru çabucak ilerlediler.

Os bombeiros apagaram o fogo rapidamente.

İtfaiyeciler sonunda ateşi söndürdü.

A economia chinesa está crescendo rapidamente.

Çin ekonomisi hızla büyüyor.

- A sua amizade rapidamente se transformou em amor.
- A amizade deles rapidamente se transformou em amor.

Onların arkadaşlığı çabucak aşka dönüştü.

Porque somos uma nação que esquece rapidamente

çünkü çabuk unutan bir milletiz biz

Boston cresceu rapidamente nos últimos dez anos.

Boston son on yılda hızlı büyüdü.

Ele compensou o tempo perdido correndo rapidamente.

Hızlı koşarak kaybolan zamanı telafi etti.

Os corpos crescem lentamente e morrem rapidamente.

Bedenler yavaş yavaş büyür, çabucak ölür.

Tom respondeu muito rapidamente a minha carta.

Tom mektubuma çok hızlı bir şekilde yanıt verdi.

A carne apodrece rapidamente em clima quente.

- Et sıcak havalarda çabuk bozulur.
- Et sıcak havalarda hızla çürür.

O leite estraga rapidamente quando está calor.

Hava sıcak olduğunda süt çabucak kesilir.

O Senado Americano aceitou rapidamente o tratado.

Amerikan Senatosu hızla antlaşmayı onayladı.

Tom e eu rapidamente nos tornamos amigos.

Tom'la çabucak dost olmuştuk.

Pegue no comando e tome uma decisão rapidamente.

Uzaktan kumandanızı alın ve hemen bir karar verin.

Pois aquece rapidamente com a minha temperatura corporal.

Bu durumda burayı vücut ısımla çabucak ısıtabilirim.

Novamente, as críticas continuam neste filme muito rapidamente

yine eleştiriler bu filmde oldukça hızıyla devam ediyor

Nós caminhamos mais rapidamente do que o normal.

Her zamankinden daha hızlı yürüdük.

Quando faz calor, a água evapora-se rapidamente.

Sıcak havada, su hızla buharlaşır.

Ela calcula mais rapidamente que qualquer outro estudante.

Diğer bir öğrenciden daha hızlı hesaplar.

O menino se acostumou rapidamente à nova classe.

Oğlan yeni sınıfa çabuk uyum sağladı.

- Tom come muito rapidamente.
- Tom come muito rápido.

Tom çok hızlı yer.

Gostaria que você, rapidamente, tomasse conta desses documentos.

Bu belgeleri hızla gözden geçirmeni istiyorum.

Esta pesquisa é muito longa para terminar rapidamente.

Bu araştırma hızlı bir şekilde bitiremeyecek kadar çok uzun.

Vou tirar rapidamente a corda e depois sair daqui.

Şu halatı hızlıca geri alıp buradan gidelim.

No século XIX, o número de imigrantes cresceu rapidamente.

Göçmen sayısı 19.yy'da hızla arttı.

Como eles não conheciam o caminho, rapidamente se perderam.

Yolu bilmediklerinden, çok geçmeden kayboldular.

Tom tentou fugir, mas foi rapidamente recapturado pelos sequestradores.

Tom kaçmaya çalıştı ama onu kaçıranlar tarafından hızla tekrar yakalandı.

No século XIX, o número de imigrantes aumentou rapidamente.

19. yüzyılda göçmenlerin sayısı hızla yükseldi.

Mas, mesmo sob a lua cheia, a sorte pode mudar rapidamente.

Fakat dolunay varken bile... ...talih birden dönebilir.

Algumas delas são grandes e pesadas, e caem no chão rapidamente,

Bazıları oldukça büyük ve ağır olur ve hızlıca yere düşerler;

O Tom rapidamente puxou a gaveta e tirou dela um revólver.

Tom hızla çekmeceyi açtı ve bir silah çıkardı.

A preocupada esposa ouviu o telefone tocar e, rapidamente, o atendeu.

Endişeli ev hanımı telefonun zilini duydu ve hemen ahizeyi kaldırdı.

Vamos terminar rapidamente o trabalho que resta e sair para beber.

- Kalan işi çabucak bitirelim ve birkaç içki için dışarı gidelim.
- Kalan işi çabucak bitirelim ve dışarı biraz içmeye gidelim.

Por que algumas pessoas aprendem línguas mais rapidamente do que outras?

Neden bazı insanlar dilleri diğerlerinden daha hızlı biçimde öğrenirler?

O problema é que, se ela quiser, pode mover-se muito rapidamente.

Şöyle ki bu ufaklıklar istediklerinde çok hızlı olabiliyorlar.

À medida que se animava, ele ia falando cada vez mais rapidamente.

O heyecanlandığında, gittikçe daha hızlı konuştu.

- Em uma emergência, você age rapidamente?
- Numa emergência, você age com rapidez?

Acil bir durumda, hızlı davranır mısınız?

- Essa doença se espalha rapidamente.
- Essa doença é um rastilho de pólvora.

Bu hastalık kontrolsüz yangın gibi yayılıyor.

Os meninos subiram na árvore mais rapidamente que um bando de esquilos.

Erkek çocukları bir paket sincaptan daha hızlı ağaca tırmandı.