Examples of using "Berggipfel" in a sentence and their turkish translations:
Dağın tepesi her zaman karla kaplı.
Dağın tepesinden manzara olağanüstüydü.
Dağın tepeleri bu saatten sonra pek güvenli olmayacak.
Dağın zirvesi karla kaplıydı.
Biz yirmi mil ilerideki dağın zirvesini görebildik.
Ne zaman bir dağın tepesinde olsam kendimi minnettar hissediyorum.
Sonunda dağın tepesine ulaştık.
Bir dağ zirvesinden güneş'in doğuşunu izlemek bir zevk.
Dağın tepesini göremiyorduk.
Dağın tepesi karla kaplıydı.
Dağın zirvesine ulaşmayı başardılar, ama geri inerken bir kaza geçirdiler.
Tepenin zirvesine kadar yürümeye ne dersin?
Az önce bir dağın tepesine vardım. Bu gerçekten şaşırtıcı, çünkü benim haritama göre burada bir göl olması gerekiyor.