Examples of using "Aussicht" in a sentence and their turkish translations:
Bu güzel bir manzara, değil mi?
- Manzara hoşuna gitti mi?
- Manzaranın keyfini çıkardın mı?
Bu görüntüyü çok beğendim.
Manzara muhteşemdi.
Sözcüklerin ötesinde manzara çok güzel.
Büyük bir görüş değildi.
Onun başarma şansı yok.
Onun iyileşeceğine dair bir şans var mı?
Onun iyileşme sansı yok.
Manzaralı bir oda istiyorum.
Dağın tepesinden manzara olağanüstüydü.
Tom'un başarma şansı yok.
Manzaraları görmek için geldim.
O ağaçlar manzaramıza engel oluyor.
Savunma programı için görünüm iç karartıcıdır.
Zirveden görüntü çok güzel.
Bugün yağmur olasılığı yok.
Okyanusun manzarası harikaydı.
Ne güzel bir manzara.
Daha güzel bir manzara hiç görmedim.
O, buradan güzel bir manzara.
Bu yıl Tokyo'ya tekrar gelmenizle ilgili bir ihtimal var mı?
Bir süre burada oturup manzaraya bakalım.
ya da muhteşem manzaralı bir teknedeki restoran gibi fikirlerdir.
Daha iyi görebilmek için daha yükseğe tırmandık.
İyi manzaralı bir oda istiyorum.
Büyük bir direk göl manzarasını engelliyor.
Tom muhteşem manzaralı geniş bir balkona sahip.
Okyanusun yoldan görünümü muhteşemdi.
Bay Black'ın planı kabul edeceğine dair hiç şans var mı?
Vadiye bakan odayı sevdim.
Onlar bitişiğimize görüşümüzü berbat edecek bir apartman dairesi inşa ediyorlar.
Tom başarısızlık olasılığından korkuyordu.
Onun başarısından hiç umut yok.
O tepeden çok iyi bir manzara var.
Güzel manzaranın tadını çıkarmak için fazla hızlı sürdük.
İki ülke arasında hiçbir ittifak şansı yok.
Bence Tom'un buraya vaktinde gelme ihtimali hala var.
İyi bir manzarası olan bir yerde bir dinlenme için duralım.
Tom harika deniz manzaralı bir ev satın aldı.
Otelde kaldığım odanın manzarası çok güzeldi.
Kayalığın üzerine çıktık. Muhteşem bir manzara.
Ofis küçüktü ama şehrin bir manzarasına sahipti.
Tom'un seçimi kazanma şansı az.
en başta yapabileceğiniz en iyi şey kuşbakışı bir görüşe sahip olmaktır.
Ney, iç savaş ihtimalinden dehşete düşmüştü ve krala
O iyi bir manzaranın tadını çıkarmak için üst katta bir oda kiraladı.
Oda okyanusa bakıyor.
Tüm gergedanlar için en büyük tehdit insanlığın açgözlülüğü ve büyük bir kâr vaadi.
Çok hasta olan ya da yaralanmış ve iyileşemeyen insanlarla ilgili ne yapmalıyız?
Yardımın olmadan Tom'un şansı olmaz.
Fuji Dağının doğal manzarasını görmeye can atıyordum fakat maalesef o tamamen bulutların arkasına saklanmıştı.