Translation of "Poumons" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Poumons" in a sentence and their turkish translations:

J'ai mal aux poumons.

Ciğerlerim ağrıyor.

Fumer a touché ses poumons.

Sigara içmek ciğerlerine zarar verdi.

Visualisez maintenant les poumons d'un chien.

Şimdi sizden bir köpeğin ciğerlerini hayal etmenizi istyorum.

Il a le cancer des poumons.

Onun akciğer kanseri var.

En l'occurrence, les poumons et le squelette -

bu vaka için ciğer ve iskeletlerini --

Pour vous expliquer le fonctionnement général des poumons,

Akciğerin genel yapısını hatırlatmak amacıyla,

Nous avons un rhume, nous refroidissons nos poumons

biz bir soğuk algınlığı yaşıyoruz ciğerlerimizi üşütüyoruz

Il a un tel impact sur les poumons

Ciğerlere öyle bir etki yapıyor ki

Et on peut ainsi reconstruire les poumons des dinosaures.

ve böylece dinozorların ciğerlerini yeniden oluşturabildik.

J'ai l'impression d'avoir cassé du verre dans mes poumons

Ciğerlerimde cam kırıkları varmış gibi hissediyorum

Le smog est l'ennemi des poumons en bonne santé.

Kirli hava sağlıklı akciğerlerin düşmanıdır.

Mes collègues et moi pensons qu'il s'agit de leurs poumons.

Ekibim ve ben, biz cevabın ciğerleri olduğunu düşünüyoruz.

Cela veut dire que la partie supérieure des poumons des dinosaures

Yani bunun anlamı, dinozorların ciğerlerinin üst kısmı

Aux poumons, au foie, aux ganglions, au cerveau ou aux os,

akciğer, karaciğer, lenf nodülleri beyin ve kemiklere yayılarak

- Tom a crié aussi fort que possible.
- Tom cria à plein poumons.
- Tom cria de tout son corps.

Tom sesi çıktığı kadar çığlık attı.