Examples of using "Gaza" in a sentence and their turkish translations:
sürekli büyüyen bir uğraşın altında sıkışıp kalıyorlar Bir insan olarak geleceği olmayan.
Ben Gazze'den Filistinli bir aile ile bir hafta geçirdim.
Rachel Corrie, Gazze'de öldürülen Amerikalıydı.
Gazze dünyanın en aşırı kalabalık ve fakir sömürgelerinden biridir.