Examples of using "Accroché" in a sentence and their turkish translations:
O uyuşturucu bağımlısı.
O, resmi baş aşağı astı.
Takvim duvarda asılı duruyor.
Takvimi duvara astım.
Böyle asıyordu boynuna
Yeni perdeleri bugün havaya kaldırdı.
Ceketi kapının arkasına astım.
Vitrindeki elbise senin dikkatini çekti.
Vitrindeki elbise gözüme takıldı.
Altındaki uzun halatın ucunda bir şey var.
yiyecek taşıdım, içine yiyecek koyup ağaçlara astım.
Duvarda yaşlı bir adamın portresi asılıydı.
birbirlerine tutunarak bir köprü yapıyoralar
Büyükbabamın resmi duvardadır.
Penceredeki elbise, Tom'un dikkatini çekti.
Mağaza vitrinindeki elbise Marie'nin dikkatini çekti.
Tom süsleri Noel ağacına astı.
İpi yakaladı ve kendini kurtardı.
Sokak kapısına yılbaşı çelengi astık.
Düşmemek için ipe sıkıca sarıldım.
Takvimi duvara astı.
Tom iki ağaç arasına bir hamak kurdu ve şekerleme yaptı.