Examples of using "Zaken" in a sentence and their turkish translations:
İş iştir.
Bu senin işin değil.
- İşler nasıl gidiyor?
- İşler ne âlemde?
İş yavaş.
İş nasıl?
Onlar iş konuşuyorlardı.
Siyasi meseleler tamamen bağımsız olmalı.
Son pişmanlık fayda etmez.
Beni hiç ilgilendirmez.
O, iş için oradaydı.
Ben iş için buradayım.
Şimdilerde buna benzer olaylar milyonlarca hayat
Kara geceler işlerini biraz daha kolaylaştıracaktır.
Kocam iş için çağrıldı.
Onun işte bir alt yapısı var.
Benim işlerime karışmayın.
Kendi işine bak.
Sadece acil durumlarda seyahat edin.
İş dünyası gelişiyor.
- Seni ilgilendirmez.
- Kendi işine bak!
Daha birçok şeye ihtiyacımız var.
- Kendi işine bak.
- Kendi işlerine bak.
Daha da kötüsü,
Gelen mesaj üç kuralı taşımalıydı:
Daha genç kuşak şeylere farklı şekilde bakar.
İşe tersinden başlamayın.
O kadar meraklı olma.
İşi eğlenceyle karıştırmaktan hoşlanmıyorum.
Sizinle iş yapmak zevkti.
Ama okumak için birçok şeye erişimim var,
Çoğunlukla iki hapı bir tanede birleştirmek gibi
İşi yapma tarzını sevmiyorum.
Sanırım işi birlikte yapabiliriz.
Görmek için epeyce ilginç şeyler vardı.
“İmparatorun ordunun gerisinde ne işi var?
Neden kendi işine bakmıyorsun?
Yapacak daha önemli şeylerin olduğunu biliyorum.
Sizinle iş yapmak bir zevkti.
Bu tür şeylere tamamen yabancıyım.
George babası ile aynı şekilde iş yaptı.
İşlerin gidişatı konusunda mutlu değilizdir.
Noelin yaklaşması nedeniyle iş biraz gelişme kaydetti.
- Nasılsın?
- Nasıl gidiyor?
İş gelişti.
Benim için her zaman üç şey vardır. Ailemden güç alırım.
Düşünecek daha önemli şeylerin olduğunu biliyorum.
Ne tür şeyler sizi üzüyor?
İşler hızla tırmandı.
Hayatta daha önemli şeyler var.
- Seni ilgilendirmez.
- Bu seni ilgilendirmez.
- Bu seninle ilgili değil.
- Seni ilgilendirmez.
- Sizi ilgilendirmez.
- Onun sizinle bir ilgisi yok.
- Bu sizi ilgilendirmez.
- Bu seni ilgilendirmez.
- Sana ne.
- Seni ilgilendirmez.
- Onun sizinle bir ilgisi yok.
- Bu sizi ilgilendirmez.
- Bu seni ilgilendirmez.
- Sizinle bir ilgisi yok.
- Seni ilgilendirmez.
- Sana ne.