Examples of using "Afgezien" in a sentence and their turkish translations:
Çakan şimşeklerin dışında artık ortalık zifiri karanlık.
Kaldı ki, katılıyorum.
Onlar, saç rengi hariç aynı görünüyorlar.
Gerçek ya da kurgu sorusunu bir kenara bırakırsak, bence hepsi çok karakteristik ve tutarlı bir tavrı
Şartların biraz farklı olduğunu göz ardı edersek, deneyimizin sonuçları Robinson'ınkiyle aynıydı.
Ben salonun soğuk olması dışında konserden zevk aldım.