Examples of using "رواتب" in a sentence and their turkish translations:
ekonomik politikalar izleyebiliriz.
Bu sırada CEO’ların kazançları sürekli olarak artıyor.
Birkaç yıldır öğretmen maaşlarının bir bölümünü ben karşılıyorum.
bir kadın olarak erkeklerle eşit maaş kazanamadığımı öğreniyorum.
çok iyi para almanıza ve aldığımız her şehre çok fazla yağma yapmanıza rağmen.