Examples of using "أنني" in a sentence and their turkish translations:
Annem bana güzel olduğumu söylerdi
O, benim bir doktor olduğumu düşündü.
Sanırım anlıyorum.
Seni sevdiğimi biliyorsun!
Yapabileceğimi sanıyorum.
Kızımı göz göre göre kaybettiğime kızgınım.
yalnız olmadığımı hatırlatıyor.
Yani bir şeyi umut ediyorum,
şanslı olduğumu söylerdim.
Unutmayın, ben eğitimli bir profesyonelim.
Unutmayın, ben eğitimli bir profesyonelim.
Yoksa ben mi hayal ettim?
Sanırım bir süre kalacağım.
- Bunu hak ettiğimi biliyorum.
- Buna layık olduğumu biliyorum.
Tom kendisini sevdiğimi biliyor.
O, onu sevdiğimi biliyor.
- Benim aptal olduğumu düşünüyor musunuz?
- Sizce ben aptal mıyım?
İşleri berbat ettiğimin farkındayım.
tükeniyor olduğumu bilmesine izin verdim.
ve ailem için yardım almam gerektiği konusunda bir uyarıydı
Son anlatan kesinlikle ben olacaktım.
fakat ben hayırı bir cevap olarak kabul etmemeye karar verdim.
Aslında, ben onur duydum.
Keşke ona şunu söyleyebilseydim
Kendimi seçkin erkeklerden biri olarak görürdüm.
Onlarla bir daha asla konuşmayacağımı düşündüm.
beklemeyi bıraktığım anda,
İnsanlar iyi biri olduğumu söylüyor...
ve onlara şunu söylüyor ben onlara yağmurun nasıl yağacağını anlattım
vallahi şarjdaymış ya duymadım telefonu
Benim horladığımı bilmelisin.
Sanırım âşığım.
Sanırım hapşıracağım... Bana bir mendil ver.
Tom evde olduğumu biliyor.
Tom mutlu olmadığımı biliyordu.
Düşünemeyecek kadar çok korktum.
"Hayatımı değiştirmek istiyorum
ama yapabileceğime inanmıyorum" oluyor.
bir kadın olarak daha büyük bir amacım vardı.
Ben o nehirde tekrar rafting yapmak istiyorum.
Keşke amcamla da, Billy ile yaptığım gibi
Yaşam becerileri öğreteceğimi biliyordum,
♪ İyiyim dedim, yalan söyledim ♪
Sadece erkek olmadığımı biliyordum.
Ayrıcalıklarım olduğunun farkında değildim
söylediği şeyleri anladığımı fark ettim.
Önemli bir şeyler bulduğumu fark ettim.
Sanırım tarantulayı bulduk.
Eşcinsel olduğumu bilmiyordu.
Ama fırsatımı kaybettiğimin farkındaydım.
Tepki vermem gerektiğini biliyordum ama nasıl?
Sanırım buradan bu şekilde inmeyi deneyeceğim.
adını bile duymadım desem yeridir yani.
Hem gezmiş olurum diyenler var ya
Ciğerlerimde cam kırıkları varmış gibi hissediyorum
Yemin ederim, ben bir şey yapmadım.
O, benim bir doktor olduğumu düşündü.
Sanırım biraz daha bekleyebilirim.
Birden yok olsam, bundan mutlu olurdum.
dürüstçe söyleyeyim, rekabete inanmıyorum.
Sihirbazlar ilginç de.
Yani ben kesinlikle Richard'ı tarif ettim
O kadar net ki ben de öyleyim, kendimden biliyorum.
bulaşık yıkarken buluyorum kendimi.
♪ Hiç unutmadım dedim ♪
Ki bu da iyi haberlerin bana uğramadığı anlamına geliyor.
onları manipüle ettiğimden bihaber olarak seçtiğini keşfettik.
Bazen tekrar hasta olmanın hayalini bile kurdum.
hikayelerimi güldürmek için anlattığımı fark ettim.
Hatta kendimi delirmiş gibi hissettim.
Ben kendi içimdeki ulusalcı düşüncelere daldığım zaman
Buradaki fikir, malzeme miktarını en aza indirgemek.
Şu anda bildiğim şey, kararlı olduğum.
Sadece devletimi seviyorum demekle olmuyor işte
Aşırı derecede tutkulu olduğum çalışmamı sürdürmeme olanak sağlayan
Geri dönmeyeceğimi biliyorsun, değil mi?
Çok yorgunum; Sanırım yatacağım.
Sanırım Tom'la konuşmalıyım.
Ben sensiz yaşayabileceğimi sanmıyorum.
"Tom, ne yapıyorsun?" "Ne yapıyor gibi görünüyorum?"
Onu ağlattığıma inanamıyorum.
Kazanacağımı bir an bile asla düşünmedim.
Daha erken varsaydım Kelly'yi görebilirdim.
onların hızına ayak uyduramayacağımı da anladım.
Kimsenin akıllı olmadığımı düşünmesini istemiyorum.
Fiziksel olarak bunun imkânsız olduğunu bilsem de,
yine fikirlerimdense, o güne kadar düşünmüş insanların fikirlerini
Bununla birlikte, kadın olmak hakkında birçok şey öğrenirken
Ya bu doğru ya da ben her zaman olduğum kadar akıllıyım
ve aslında hiç Almanca konuşmadığımı fark ettim
Gerçek şu ki ben bu devi uyandırmaya çalışıyorum
Büyürken memleketimden ayrılacağımı hiç düşünmemiştim.
Yolda küçük bir atıştırmalık bile yedim.
Gerçekleşen tek şey çok hızlı yorulmam.
4. aşama kanser olduğumu
onu kaybetme ihtimali beni panikletmeye başladı.
Aklımdakileri söylemek için yeterli olduğumu düşünmüyorum.
Birincisi, konuşmakta iyiyim, konuşmakta kötüyüm.