Translation of "ومع" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "ومع" in a sentence and their turkish translations:

ومع التدريب المناسب

Ve bunu yapmaya devam edersen

ومع تقنية قديمة

eski teknoloji kullanıyorlar

ومع الإصغاء لتجاربهم

ve deneyimlerini duyunca,

ومع ذلك، أؤمن بشدة

Durum böyleyken tüm kalbimle inanıyorum ki

ومع بعض الشركاء الجيدين،

bazı iyi ortakları da dâhil ederek

ومع ذلك يستمرون مثل السابق.

yine aynı şekilde yaşamaya devam etmesi.

ولتعلم هويتك ومع من تعمل،

Gerçekte kim olduklarını, gerçekte kimlerle çalıştığımızı bilmek için,

ومع إضافة إرادة سياسية جيدة،

ve iyi bir siyasi azimle

لذلك ومع تفاعل الطلاب المحدود،

Bu yüzden niteliksiz öğretmenler,

ومع بعض مرتبكي الإبادة الجماعية

görüştüm,

ومع مرور الزمن، لاحظتُ الموازنة

ve zamanla, hem ekranda hem de ekran haricinde

ومع ذلك، فعاجلًا أو آجلًا،

Ama eninde sonunda,

لذا ومع استمرار التقدم السريع للتكنولوجيا،

Bu yüzden teknoloji hızla ilerlemeye devam ederken

ومع ذلك، قرر أن ينهي حياته.

ve fakat kendininkine son vermeyi seçti.

ومع ذلك فإن خبرته ستموت معه

Yine de deneyimi onunla beraber ölecek

ومع ذلك، دائماً ننظر إلى اللهب.

Yine de her zaman aleve bakarız.

ومع دفع مبلغ كاف ليهتم الطلاب.

tatmin edici bir ödemeyle onları çaba sarf etmeye teşvik ediyoruz.

ومع ذلك بقيت مفككة بشكل كبير.

hâlâ onlardan derinden kopuktum.

ومع أفضل رفيق لهم في الحياة.

tedaviyi alabilecekler.

ومع ذلك، بدأ قطز الاستعدادات الدفاعية

Yinede Qutuz savunma hazırlıklarına başladı.

ومع ذلك تعتبر الأرض العدو الأكبر

Bununla birlikte arazi, ordunun en büyük düşmanı.

ومع ذلك ، لا توجد أحداث واعدة

Yine de umut verici olaylar yok değil

ومع ذلك ما زلت أقودكم ، كغزاة

Yine de fatih olarak seni hala yönlendiriyorum

أنا أتساءل أين توم ومع من.

Tom'un nerede ve kimle olduğunu merak ediyorum.

لذا ومع تقدّم التكنولوجيا بوتيرة أسرع وأسرع،

Bu yüzden teknoloji çok daha hızlı ilerlemeye devam etse de

ومع كل عدم اليقين بإمكاننا معرفة شيئين:

Tüm bu belirsizliğe rağmen, iki şeyi bilebiliriz:

ومع ظهور المزيد من التجاعيد والشعر الأشيب،

birkaç fazladan kırışıkla ve gri saçla,

ومع ذلك، فقد كنت أفكر بجميع صدماتي:

Bununla birlikte yaşadığım tüm travmaları düşündüm:

ومع ذلك يتصدى السياسيون للأمر بحزم شديد،

Politikacılar aynı bilimsel olmayan söylemleri tekrarlayarak

ومع ذلك، إليكم ما اخترته عبر الإنترنت:

Ama gelin görün ki internette şunları seçiyordum:

ومع التوزيع الذي كان يعتمد على الطلب،

Talebe bağlı dağıtımda

ومع ذلك، فإن أمريكا مدمنة على السجون.

Yine de Amerika hapsetme bağımlısı.

ومع ذلك، استمرّ التقدّم وحتى بايزيد فوجئ

Ancak saldırı devam etti

ومع ذلك، لم أستطع فعل ذلك بنفسي.

Ancak bunu tek başıma yapamazdım.

ومع ذلك ، أوقع الفويفود ميريسا هزائم ثقيلة

Ancak I Mircea, 1394'ün sonlarında ve

ومع ذلك ، ليس الجميع سعداء بهذه الفكرة.

Ancak, herkes bu fikir için mutlu değil.

ومع ذلك أنا لازلت أصدق أنه وسيله للمقاومة،

Yine de, bence hâlâ bir direnme aracı olabilir.

ومع ذلك، علّمت هذه المرأة نفسها القراءة والكتابة،

Yine de bu kadın kendi kendine okumayı ve yazmayı öğrenmiş

ومع ذلك ترتفع رواتب المديرين التنفيذين أكثر وأكثر.

Bu sırada CEO’ların kazançları sürekli olarak artıyor.

ومع هذا المشروع، سنقوم أيضًا بعمل شيء جديد

Ayrıca bu proje ile yeni bir şey de yapmış olacağız.

ومع ذلك ها نحن هنا في عام 2018،

ve şu an 2018 yılındayız.

ومع ذلك ، لم تحدث تسونامي في بحر مرمرة

buna rağmen Marmara Denizinde tsunami oluşmaz

ومع ذلك ، فإن العباءة واحدة من الملابس الشائعة

Yine de ortak kıyafetlerden bir tanesi ise ferace

ومع ذلك ، فإن أكبر عدو للنمل هو نفسه

buna rağmen karıncanın yine en büyük düşmanı kendisi

ومع ذلك ، ظل بيرتير يمثل مسؤولية كقائد ميداني.

Yine de Berthier bir saha komutanı olarak sorumluluk olarak kaldı.

ومع ذلك ، فاز نابليون بأداء دافوت في مصر.

Ancak, Napolyon, Davout'un Mısır'daki performansıyla kazanılmıştı;

ومع ذلك الأرض ليست مجرد صندوق لحفظ الكربون.

Ama toprak sadece basit bir karbon deposu da değil.

ومع أني أعلم أن النادل لايعني أي إهانة لي،

Kötü niyetli olmadıklarını biliyorum.

ومع ذلك هذا لا يلغي قدرتنا الكبيرة على التعلم.

Yine de bu iki avantajın hiçbiri bizim üstün öğrenme yeteneğimizi geçemez.

ومع ذلك يجب على المرء أن يحاول القيام بذلك.

ancak bir araya getirmeye çalışabiliriz.

ومع ذلك فهو ضخم وحسّن حياة مواطنيها بشكل كبير.

çok büyük ve vatandaşların hayatlarını muazzam şekilde geliştiriyor.

ك.أ: ومع ذلك،لم تكن تقدم محتوى جديد فقط.

CA: Ve bununla sadece yeni içerik üretmediniz.

ومع ذلك ، فإن مصدر الضوء الوحيد للقمر هو الشمس

Oysaki Ay'ın tek ışık kaynağı Güneş'ti

ومع ذلك، فإن معظمنا يعلم أن ذلك غير صحيح.

Ancak, çoğumuz bunun doğru olmadığını biliyoruz.

ومع ذلك, من المستحيل أن أجعلها مسطحة على ألأرض

ve yine de, hala bunun düz olduğunu söylemek imkansız.

ومع ذلك، علم النفس المتعلق بالألوان موضوع يحثكم على التفكير.

Her hâlükârda, renk psikolojisi insanı düşünmeye sevk ediyor.

ومع مرور الزمن، لن ينجح الانتقام والعنف في وجه المتطرفين.

İntikam ve şiddet uzun dönemde aşırılık sorununda işe yaramaz.

ومع ذلك، فإن صُعوبة العثور على مساحات هادئة في ازدياد

Ancak sessiz alan bulmak gitgide daha zor bir alıyor,

ومع ذلك فهذا ليس متضمناً في تصورنا الثقافي عن الفيزياء،

Fakat yine de bu fiziğe ilişkin kültürel algımızda yer almamakta

ومع ذلك فبإمكانه أن يتوجه إلى منطقة صغيرة في السماء

Ama gökyüzünün çok ufak bir kısmına işaret edebiliyor.

ومع ذلك ، فقد كان دورًا يؤديه بمهارة كبيرة: تميز فريقه

. Yine de, büyük bir ustalıkla gerçekleştirdiği bir roldü: Bölümü

‫ومع تقدمه في السن،‬ ‫يبدو أنه يرغب في القيام بالمزيد.‬

Ve yaşı ilerledikçe bunu daha da çok yapmak istiyor gibi.

ومع ذلك ، تم توجيه هذه الحيوانات إلى الأسواق لتحقيق الأرباح.

Bütün bunlara rağmen bu hayvanlar kâr için canlı hayvan pazarlarına gönderiliyordu.

يمكن أن تنظر إلى شيء ما ومع ذلك لا تراه إطلاقًا.

Bir şeye doğrudan bakıp onu tamamen gözden kaçırabilirsiniz

ومع ذلك ، تستمر العادات التركية القديمة في المزيد من المناطق الريفية.

Fakat daha kırsal bölgelerde yine eski Türk adetleri devam ediyor

ومع ذلك، انسحبت قوات الأفلاق وترانسيلفانيا واختارت الحفاظ على سلامة قواتها،

Ancak Eflak ve Transilvanya birlikleri birliklerini savunmaya karar verdiler ve geri çekildiler.

ومع ذلك، كما تابع حنبعل عبر جبال الأبنين، ظل فابيوس يظلله.

Bununla beraber Hannibal Apeninler'de devam ettikçe Fabius onu gölge gibi takip etti.

ومع كل هذا العمل وبينما كانت اشعة الشمس الحارقة تضرب بلاداً

Tüm bu çalışmalarla, güneşin kavurucu ışınları çöle dökülen

ومع ذلك، فالألوان تحيط بنا من كل جانب، وتؤثر على أبصارنا ورؤانا.

Yine de renkler her yerde ve görüş ile algımızı etkiliyorlar.

ومع ذلك، الكشافة القرطاجية على طول الساحل تفطنت بأسطول العدو ودقت ناقوس الخطر

Bununla birlikte sahildeki Kartaca gözcüleri yaklaşan düşman filosunu tespit edip alarm veriyor.

ومع ذلك، سرعان ما واجه الفرسان خطًا من الأوتاد الحادة، مثبتة في الأرض

Ancak, şövalyeler kısa süre sonra keskin, topraklanmış kazıklarla karşılaştı.

ومع ذلك ، لم يقبل الشروط ، فقط وافق على إعادة فتح المفاوضات. إلى الحلفاء ،

Yine de, şartları kabul etmedi, sadece müzakereleri yeniden açmayı kabul etti. Müttefiklere,

ومع ذلك أمر السلطان باحتجاز المبعوثين وتقطيعهم إلى نصفين عند الخصر ثم قطعت رؤسهم

Ve bundan sonra Sultan elçilerin tutuklanıp bellerinden kesilip sonrada kellelerinin

ومع ذلك ، لوحظ أن سولت كان الآن أقل ميلًا إلى تعريض نفسه لنيران العدو ،

Bununla birlikte, Soult'un artık kendisini düşman ateşine maruz bırakmaya daha az meyilli olduğu

ومع ذلك ، كان أحد المارشالات القلائل الذين كان بإمكان نابليون أن يثق بأمر كبير ومستقل

o Napolyon büyük, bağımsız bir komuta güvenebilirdi

ومع ذلك، فإن صلاح الدين البالغ من العمر 31 عامًا أثبت أنه أفضل من هذا بكثير

Ancak, 31 yaşındaki Saladin Adid’in pazarlık ettiği şeyden daha fazlası olun.

ومع ذلك سار سولت شمالًا مع 20 ألف رجل ، وأسر باداخوز ... لكنه انسحب بعد تلقيه أنباء

ancak Soult 20.000 adamla kuzeye yürüdü ve Badajoz'u ele geçirdi… ancak Barrosa yakınlarında bir düşman inişinin