Translation of "زيادة" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "زيادة" in a sentence and their turkish translations:

زيادة مفرطة

Çok daha artmasını.

اندفع توم زيادة.

Tom biraz kendinden geçti.

في الأساس هو زيادة عدد المشتركين.

temel olan abonelerin artmasıdır.

‫لكن زيادة ضوء الشمس قد يقتلها.‬

Fakat güneşin fazlası da öldürebilir.

وأحاول مساعدة الناس على زيادة حظهم.

yardımcı olmaya çalışarak yaklaşık 20 yılımı harcadım.

لكن يتوقع العلماء زيادة هذا الرقم

Ancak bilim adamları bu sayının artmasını bekliyor.

ومراقبة الشركات الكبيرة أو زيادة رواتب العاملين.

ekonomik politikalar izleyebiliriz.

وإذا لم تكن زيادة خطر إصابتك بالسرطان

Ve eğer kanser hastası olma riskinizin artması

وتابع أن هناك زيادة في الطاقة الجميلة.

güzel enerji de artış var devam et demişti

وهو زيادة مخاطر الإصابة بأمراض القلب والأوعية الدموية

uzatılmış sürelerde belirli gürültü seviyelerine

من خلال زيادة معرفتهم المحلية بالهندسة والعلوم والفضاء.

bilim ve uzay bilgilerini artırarak gelişimlerini ilerletmekle meşguller.

‫عليها زيادة وزن جسدها بمقدار الثلث‬ ‫للنجاة في الشتاء.‬

Kışı atlatabilmek için vücut ağırlıklarını üçte bir arttırmaları gerek.

تظهر هذه الخريطة بعض الدول التي شهدت زيادة مضطردة

Bu harita, kalıcı bakım kurumlarının

تسبّب الكساد الكبير في زيادة حادّة في معدّل الجريمة.

Büyük Buhran, suçta büyük bir artışa neden oldu.

بدأت المجموعة الأولى بتناول عقار زولوفت، مع زيادة الجرعة تدريجياً.

İlk gruba Zoloft verildi ve dozlar giderek artırıldı.

ثم يمكننا الخروج من هنا ، مع زيادة المسافة ، ينحني الوقت

O zaman buradan şunu çıkarabiliriz mesafe arttıkça zaman bükülür

على المحيطات تشمل ايضاً زيادة الحموضة بمياهه. ما سيؤدي في

okyanuslar üzerindeki etkileri , sularının asitlenmesini de içerir. Bu

العالم سيؤدي الى زيادة درجات الحرارة العالمية من اربعة الى

genelinde enerji kullanımındaki artışla birlikte fosil yakıtlara olan

ذهبت إلى المدير آملا أن أستفيد من زيادة في الراتب.

Zam alma umuduyla patrona gittim.

النقطة تكمن في أن التنافر ينخفض مع زيادة مثل هذه السلوكيات.

Olay şu, daha çok davranış iteklendikçe uyumsuzluklar azalıyor.

اليوم على امتلاك اعلى مبنى في العالم وتعمل على زيادة عدد

ve sahip oldukları gökdelenlerin sayısını artırmak için çalışıyorlar

يجب أن تهدف التربية إلى إنماء شخصية الإنسان وإلى تعزيز احترام الإنسان والحريات الأساسية وتنمية التفاهم والتسامح والصداقة بين جميع الشعوب والجماعات العنصرية أو الدينية، وإلى زيادة مجهود الأمم المتحدة لحفظ السلام.

Öğretim insan şahsiyetinin tam gelişmesini ve insan haklarıyla ana hürriyetlerine saygının kuvvetlenmesini hedef almalıdır. Öğretim bütün milletler, ırk ve din grupları arasında anlayış, hoşgörü ve dostluğu teşvik etmeli ve Birleşmiş Milletlerin barışın idamesi yolundaki çalışmalarını geliştirmelidir.