Examples of using "حراسة" in a sentence and their turkish translations:
Gazze Şeridi yüksek güvenlikli bir hapishanedir.
Böylece Napolyon, General Sorbier'in Topçuları koruyun.
Sami, hafta sonu boyunca Leyla'nın yerini izlemeyi kabul etti.
Artık korumasız kalan bu çok dar geçitten geçerek Roma birliğinin yanına sarkmayı planlamıştı.