Examples of using "إلى" in a sentence and their turkish translations:
-Nereye gidiyorsun? -Maldonado'ya.
O, mağazaya gitti.
- Nereye gidiyorsun?
- Nereye yöneliyorsunuz?
- Nereye gidiyorsunuz?
O, mağazaya gitti.
Taştan çekice, insandan mumyaya,
Koltuklarınıza geri dönün.
- Eve gittim.
- Ben eve gittim.
Eve gelmen lazım.
Biz mutfağa gidiyoruz.
korkunç bir yola soktu.
Görüşürüz!
getirdiklerini duyduk.
Rusya'ya kadar ,
camiye değil eve koşardık
onuda küçücük parçalara ayırıp yuvalarına taşıyorlar
- Ben seni eve götüreceğim.
- Ben sizi eve götüreceğim.
Eve gidelim.
Yoğunlaşmam gerekiyor.
Nereye gidiyorsun?
Gelecek yıl Mainz'e ve sonra Köln'e gideceğim.
Babam Çin'e gitti.
Walkman'e, taşınabilir CD çalara,
Anlamak için Antik Yunanlara geri dönmemiz lazım.
Ayrıca genellikle bir adım geri çekilip
Burada, yan yana duran iki evrene bakıyoruz.
Eve ne zaman geleceksin?
Otlar kesilmeli.
Oğlum odama geldi.
İtalya'ya gitmek istiyorum.
Dan, Linda'yı Londra'ya taşınmaya ikna etti.
Güvenli bir şekilde hastaneye vardık.
Leyla eve geri döndü.
- Leyla, Mısır'a uçtu.
- Leyla uçakla Mısır'a gitti.
- Sami içeri girdi.
- Sami eve taşındı.
Dikkatinizi mendile verin.
Peki, bir de içine bakalım.
ve köşesine çekildiğini göreceksiniz.
bir tesadüf değil.
iPod'lara,
Ve İstanbul'a gittim.
Ben, sosyalizmin
Seninle olacağım
Şuna bakın.
Şuna bakın!
ve temelli kapatmaktı.
saygı duymayan bir gösteri hazırladım.
Dışarı takla attım.
Şuna bakın.
Mahkemeye çıkarıldı,
Hikâyemize dönecek olursak;
Gizli hareket etmeli.
...okyanusun devlerine.
...buz krallıklarına...
Tehlikeli sularda dolaşıyor.
ocaklarına bakıyoruz.
Babama döneceğim.
kalan ise ısıya dönüştürülüyor,
gelelim cami oluşuna
yahu sonuna yetiştik böyle
bizi felakete sürükleyecek
bayrama bak be!
Türkiye'ye geri döndü
Türkçe ye çevir diyorsunuz, çeviriyor.
keops pramit'ine
Para cezasına çeviriliyor
Yukarı Bak
onu da yuvaya taşıyorlar
yuvalarına taşıyorlar
1453 yılına gidip
Ve geçmişe itildi
da üç bölüme ayrıldı:
burayı bir casino haline çeviriyor
Nereye gidiyorsunuz?
Seni her zaman seveceğim.
- Koltuğunuza geri dönün.
- Koltuğuna geri dön.
Seni havaalanına götüreceğim.
Sağa dönün.
Haydi plaja gidelim.
Onun yanına oturdum.
Paris'e gitti.
Resme bakın.
Beni eve götür.
Onu odaya kadar izledim.
- Bir tercümana ihtiyacım var.
- Bana bir çevirmen lâzım.
İşe geri dönün.
Yatağa gidiyorum.
Seni eve götüreceğim.
Neye bakıyorsun?
Tom'u dinle.
Onları nereye götürdün?
Bir arabaya ihtiyacımız var.
Şuna bak!
Okula yaya giderim.
- Nereye gidiyorsun?
- Nereye gidiyorsunuz?
Anneni dinle.
Gel buraya!