Translation of "نهاية" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "نهاية" in a sentence and their turkish translations:

نهاية القصه.

hepsi bu.

‫ستكون نهاية اللعبة!‬

O zaman oyun biter!

أللقصّة نهاية سعيدة؟

Hikayenin mutlu bir sonu mu var?

مع نهاية عام 2012،

2012 yılı sonunda

وفي نهاية حديثنا قال:

Ve konuşmanın sonunda,

ولكن في نهاية الأمر،

ancak bunun sonunda,

‫نهاية الدورة القمرية الشهرية.‬

Ay'ın bir aylık döngüsü tamamlanıyor.

هل ينكسر نهاية العالم؟

kıyamet mi kopacak?

وقد اجتمع نهاية مجيدة ،

görkemli bir sonla karşılaştı,

لهذه القصّة نهاية حزينة.

Bu hikayenin mutsuz bir sonu var.

ستنساني في نهاية المطاف.

Sonunda beni unutacaksın.

هذه نهاية ألواح Mounds ..

Mounds bar ile işim bitti, bu kadar.

هذه هي نهاية القصة.

Bu, hikayenin sonu.

كنت أعمل نهاية كل أسبوع.

Hafta sonları çalışıyordum.

كان ذلك حتى نهاية الثمنينات

1980'lerin sonunda doğru

‫يضيف زغردة في نهاية ندائه.‬

Çağrısının sonuna fazladan bir ses ekliyor.

وتدوم إلى ما لا نهاية.

Hiç solmuyorlar.

ونحن نقترب من نهاية حياتنا،

Şimdi bir ayağımız çukurda.

هذه المرة هي نهاية البشرية

bu sefer insanlığın sonunu getiriyor

في نهاية هذا ملايين الخفافيش

bunun sonunda ise milyonlarca yarasa

سأشرح ذلك في نهاية الفيديو

videonun sonunda onu da açıklayacağım

وأنقذ العالم من نهاية العالم.

ve dünyayı kıyametten kurtardı.

أعظم علامة على نهاية العالم

kıyametin en büyük alameti olan

هذه نهاية Hjorvard وسلالة Scylding ،

Bu Hjorvard ve Scylding hanedanlığının sonu

أمضت نهاية الأسبوع كلها لوحدها.

Hafta sonunu tek başına geçirdi.

ما تقوله في نهاية أي مخاطبة،

söylediği şeyin aynısını söylerdi:

لأنني سأختبركم فيها نهاية هذا الأسبوع".

haftanın sonunda da sınav olacaksınız."

وفي نهاية المطاف أتيت إلى أمريكا.

Sonunda okumak için Amerika’ya geldim.

وخيالك الممتلئ بمغامرات لا نهاية لها؟

onunla sonsuz maceralara çıkma hayallerinizi hatırlar mısınız?

هذا، في نهاية الأمر هو مسؤوليتنا.

Sonuçta bu bizim sorumluluğumuz.

في نهاية هذا الصراع ، فاز العمال

bu mücadele sonunda ise işçiler kazandı

حقا القطب الجنوبي هو نهاية العالم؟

gerçekten acaba güney kutbu dünyanın sonu mu?

هذا هو نهاية العالم التي نعرفها

bu bizim bildiğimiz kıyamet

هذا نهاية العالم التي ستحدث للعالم

dünyanın başına gelecek olan bu kıyamet

واستردّ العثمانيون نيكوبوليس مع نهاية العام.

ve yıl sonunda Niğbolu`yu geri aldı.

نهاية الإسبوع الماضية كانت مملة لي.

Geçen hafta sonu benim için sıkıcıydı.

ماذا ستفعل في عطلة نهاية الأسبوع؟

Hafta sonunda ne yapıyor olacaksın?

سنلعب التنس في عطلة نهاية الأسبوع.

Bu hafta sonu tenis oynuyoruz.

توم سيغادر الشركة في نهاية العام.

Tom yıl sonunda şirketten ayrılacak.

إلى أين ذهبت نهاية الأسبوع الماضي؟

Geçen hafta sonu nereye gittiniz?

هي تلعب الغولف كل نهاية أسبوع.

O, her hafta sonu golf oynar.

ذهب سامي لاصطياد البطّ نهاية الأسبوع.

Sami geçen hafta sonu ördek avlamaya gitti.

جاء سامي ليقضي عطلة نهاية الأسبوع.

Sami hafta sonu için geldi.

وقد ساعد ذلك بإيجاد نهاية لتلك السياسة.

ve bu, resmi politikanın büyük ölçüde sone ermesini sağladı.

♪ نهاية الفيلم كانت قاسية جداً ♪

♪ Filmin sonu çok zordu ♪

‫باقتراب نهاية اليوم،‬ ‫يخيّم الظلام على الكوكب...‬

Günün sonu yaklaştıkça... ...saatte 1.000 kilometreden büyük bir hızla...

كما أنها تحتفظ بعنوان كاتدرائية الأسرع نهاية

aynı zamanda en hızlı biten katedral unvanını da hala koruyor

هذا يعني أن نهاية العالم هنا بالفعل

burada zaten dünyanın sonu gelmiş demektir

الحقيقة أننا كنا على شفا نهاية العالم

gerçek şu ki kıyametin eşiğinden dönmüştük

لأن المرأة لديها ثقة لا نهاية لها

Çünkü kadınlara sonsuz bir güveni vardır

لكي يجدوا الضوء الخاص بهم في نهاية النفق.

hastalarıma bu beklentilerini değiştirmede yardıma yöneldim.

وفي نهاية هذه الرحلة الموسيقى طلعت في طريقي.

Ve bu yolculuğun sonunda da müzik çıktı karşıma.

وفي نهاية ذلك الصيف، أصبحت طليقاً في الفرنسية.

ve o yazın sonuna geldiğimde Fransızcada tamamen akıcıydım.

حيث كانت تتناقص إلى نهاية لا مفر منها،

kaçınılmaz sona yaklaşmasını izlerken

وكانت تلك الخطوة نهاية أصعب جزء في التسلق.

ve bu en zorlu tırmanışın sonu oldu.

‫إن وضعنا حصاة صغيرة‬ ‫عند نهاية هذا الظل،‬

Gölgenin ucuna... ...ufak bir taş koyup

وفي نهاية القصة جاء ضباط التجنيد يقرعون الأبواب ،

Sonunda memurlar gelir ve evlerin kapılarını çalar,

وهو عبارة عن 15 دقيقة في نهاية اليوم

çocuklarımızı dinleyip onlarla konuştuğumuz

وفي نهاية الرحلة تبادلنا معلومات الاتصال الخاصة بنا.

Uçuş sonunda iletişim bilgilerimizi birbirimize verdik.

عليك أن تضع علامة استفهام في نهاية السؤال.

Bir sorunun sonuna soru işareti koyman gerekir.

لا شكراً٬ مع السلامة. هذه نهاية حليب الصويا

Hayır, teşekkür ederim. Hoşçakal. Bu soya sütünün sonuydu.

أنت لست في نفق لا نهاية له دون الضوء.

Sonsuz ve karanlık bir tünelde değilsin.

لكن في نهاية الأمر، لم يكن هناك إنقلاب عنيف.

Ama sonunda, çok şiddetli bir darbe değildi.

وفقًا لهذه البيانات ، فإن نهاية العالم قريبة جدًا الآن.

bu verilere göre belkide kıyamet artık çok yakın

يهبطوا برائد فضاء على سطح القمر قبل نهاية العقد.

ve on yılın sonundan önce aya bir astronot indirmeleri mümkün görünüyordu .

خسائر مروعة - قبل نهاية حرب قتل ثلث الجيش صربيا

Kayıplar korkunç - sonuna kadar savaş Sırbistan ordusunun üçte biri tarafından öldürüldü

"و فى نهاية اليوم ، قم بإلقائه داخل غسالة الملابس"

Ve gün sonunda, yıkamaya bırakın.

"أوه، شيهان، كان لدي موعد رائع في عطلة نهاية الأسبوع

"Ah, Chaehan, hafta sonu harika bir randevum vardı.

كنا نعرف أن نقود الكفالة تُرد في نهاية القضية الجنائية،

Kefalet parasının bir ceza davası sonunda geldiğini biliyorduk,

‫لكن ليس مقدر له نهاية مسالمة.‬ ‫ثمة قاتل ليلي هنا.‬

Ama kaderinde huzurlu bir son da yok. Buralarda bir gece suikastçısı dolanıyor.

عمل لبعض الوقت للبابوية في روما من نهاية هذه المعاهدة

Bu antlaşmadan sona Roma'da papalık için bir süre çalıştı

وفي نهاية المعركة ، عندما تنتهي المعركة ، يأسف لأنه لم يُسمح

Ve savaşın sonunda, her şey bittiğinde, kralına katılmasına

وواحدٍ وعشرين. لتفضي نهاية لحلٍ جذريٍ للصراع في ليبيا ولكن

. Libya'daki çatışmaya radikal bir çözüme son vermek için, ancak

ستة منا سيذهبون في رحلة إلى الشاطئ نهاية هذا الأسبوع.

Bizden altı kişi bu hafta sonu sahile bir geziye gidiyoruz.

ألا يجب أن نسقط عندما نذهب إلى نهاية العالم بعد فترة؟

o zaman bir süre sonra bizim dünyanın sonuna gittiğimizde aşağıya düşmemiz gerekmez mi?

تحت ضغط هائل لهبوط رائد فضاء على القمر بحلول نهاية العقد ،

On yılın sonunda Ay'a bir astronot indirmek için muazzam bir baskı altında, NASA

عندي مفاجأة لفاضل بمناسبة نهاية الأسبوع الّتي تزامنت مع عيد الشّكر.

Bu Şükran Günü hafta sonu, Fadıl için bir sürprizim var.

وافق سامي على حراسة منزل ليلى خلال غيابها في نهاية الأسبوع.

Sami, hafta sonu boyunca Leyla'nın yerini izlemeyi kabul etti.

إيجاد طريقة، في نهاية المطاف، لئلا نشعر أنّنا وحيدون في هذا العالم،

günün sonunda bu dünyada yalnız hissetmemenin bir yolunu bulmak

‫اقتربنا من نهاية مسار السلسلة الباردة.‬ ‫وقرية "إمبارا" لا تبعد سوى كيلومترات.‬

Soğuk zincir güzergâhının sonuna yaklaşıyoruz. Embarra Köyü sadece birkaç kilometre uzaklıkta.

لا تقدم المستنقعات الكثيفة التي لا نهاية لها أي مناطق جافة للراحة

Sonsuz yoğun bataklık arazi neredeyse dinlenmek için hiç kuru alan barındırmıyor.

في نهاية المطاف، تمكن النوميديون من التغلب والتقدم على سلاح الفرسان الروماني

Zamanla, Numidyalılar düşmana üstün gelmeyi başarıp, Roma süvarisine karşı ilerleme kaydediyor.

"أعتقد أن هذه الأمة يجب أن تلتزم بتحقيق الهدف ، قبل نهاية هذا

olduğunu biliyordu . "Bu ulusun, bu on yıl bitmeden bir adamı Ay'a indirip onu güvenli bir şekilde Dünya'ya geri

في نهاية المطاف ، كلفت الحرب في إسبانيا حياة 240 ألف جندي فرنسي

İspanya'daki savaş en sonunda 240.000 Fransız askerine mal olacaktı:

يشكل الفصل الثالث نهاية البداية في الكتاب. توقف هناك واقرأ تعليقات الناقد.

Bölüm üç kitabın başlangıcının sonudur. Orada dur ve eleştirmenlerin yorumlarını oku.

في بداية كل نهاية أسبوع، أحس بالتعب و بالفرحة في آن واحد.

Her hafta başında, ben hem yorgunum hem de mutluyum.

‫إنها نهاية فصل حار وجاف طويل.‬ ‫تربو درجات الحرارة نهارًا عن 40 مئوية.‬

Uzun, susuz ve sıcak bir mevsimin sonuna gelinmiş. Gündüz sıcaklıkları 40 dereceyi aşıyor.

وبحلول نهاية فترة التراجع ، كان يسير على قدميه ، وقد أصيبت أصابعه بالصقيع. عندما

Geri çekilmenin sonunda parmakları donmuş halde yürüyerek yürüyordu.

‫كنت جئت في نهاية الأحداث كلها.‬ ‫تفكّر قائلًا:‬ ‫"ماذا يفعل هذا الحيوان بحق السماء؟"‬

Büyük bir olayın son anını yakalamıştım. "Bu hayvan ne yapıyor?" diyorsun.

في نهاية الحرب ، سيطرت إسرائيل على كل شيء من أراضي باستثناء غزة ، والتي مصر

Savaşın sonunda, İsrail her şeyi kontrol etti Gazze dışında toprakları, hangi Mısır