Translation of "Soruyor" in Spanish

Trump'a şu soruyu soruyor:

Él le hace a Trump la pregunta:

Tom öğretmene sorular soruyor.

Tom le está haciendo preguntas al profesor.

Arasında bir şeylerin kızışıp kızışmadığını soruyor.

y su hija, la abogada reformista.

Herkes bana her zaman onu soruyor.

Todos me preguntan eso siempre.

O, onun nasıl mümkün olduğunu soruyor.

Ella pregunta cómo es posible eso.

O her zaman aynı soruyu soruyor.

Siempre hace la misma pregunta.

Tom bütün sabah aptalca sorular soruyor.

Tom ha estado haciendo preguntas estúpidas toda la mañana.

Bir arkadaşımız soruyor ya saçlarım asıl olmuş

un amigo pregunta o mi cabello es real

O soruyu her yeni çalışana soruyor musun?

¿Le haces esa pregunta a todo nuevo empleado?

Yaşamın anlamının ne olduğunu kendine soruyor musun hala?

- ¿Aún te sigues preguntando cuál es el sentido de la vida?
- ¿Todavía te preguntas cuál es el significado de la vida?

Herkes bana renk körü olmanın nasıl bir şey olduğunu soruyor.

Todos me preguntan cómo es ser daltónico.

Birçok insan kedilerin neden Çin burcundaki on iki hayvan arasında görünmediğini soruyor.

Mucha gente se pregunta por qué el gato no aparece entre los doce animales del zodiaco chino.

Perşembe günü öğleden sonra saat ikide, ona katılmak için zamanı olup olmadığını soruyor musun?

¿Le puedes preguntar si tiene tiempo para atenderme el jueves a las dos de la tarde?