Translation of "Yaparlar" in Portuguese

0.003 sec.

Examples of using "Yaparlar" in a sentence and their portuguese translations:

Onu nasıl yaparlar?

Como eles fazem isso?

Arkadaşlar şeyleri birlikte yaparlar.

Amigos fazem coisas juntos.

Kuşlar, yuvalarını ağaçlara yaparlar.

Os pássaros fazem seus ninhos em árvores.

Köpekler istedikleri zaman çiş yaparlar.

O cachorro mija na hora que quer.

Haber sunucuları prompter ile program yaparlar

servidores de notícias fazem programas com prompters

Öğle yemeğinden sonra genelde şekerleme yaparlar.

Depois do almoço, eles geralmente tiram uma soneca.

Çocuklar sık sık aptalca şeyler yaparlar.

Crianças frequentemente fazem coisas estúpidas.

Çevirmenler, anadillerine çeviri yaptıklarında en iyi işi yaparlar.

Tradutores fazem melhor o trabalho quando traduzem para suas línguas maternas.

çıkardıkları bir sesin geri yansıması sonucu yön tayinlerini yaparlar

Eles fazem determinações de direção como resultado do reflexo de um som que fazem.

Eğer insanlara duymak istediklerini söylersen, onlar senin istediklerini yaparlar.

Se você disser às pessoas o que elas querem ouvir, elas farão o que você quiser.

Casuslar senin onların bilmesini istemediğin şeyleri bilmek için işlerini yaparlar.

- O trabalho dos espiões é saber coisas que você não quer que eles saibam.
- O trabalho dos espiões é ficar sabendo de coisas que não se quer que eles saibam.

Daha ılıman bölgelere gittiğimizde ise yarasalar bu hareketi gülük olarak yaparlar

Quando vamos para regiões mais temperadas, os morcegos fazem esse gesto com um sorriso.

- Ana dilini konuşanlar bazen hatalar yaparlar fakat genellikle ana dilini konuşmayanların yaptıkları hatalarla aynı türden değildir.
- Ana dilini konuşanlar bazen hata yapar fakat genellikle ana dilini konuşmayanların yaptıkları hatalarla aynı türden değil.

Os falantes nativos às vezes cometem erros, mas geralmente não são os mesmos tipos de erros que cometem os que não são nativos.