Translation of "Şikayet" in Japanese

0.013 sec.

Examples of using "Şikayet" in a sentence and their japanese translations:

Hiç şikayet etmedim ama.

でも全く文句を言いませんでした

Ne cüretle şikayet ediyor?

よくも彼は文句が言えたものだ。

Çocuk başağrısından şikayet etti.

その子は頭痛を訴えた。

Üzgünüm, çok şikayet ettim.

ごめん、いっぱい愚痴っちゃった。

Hey, şikayet etmekten vazgeç.

おい。文句言うのはやめろよ。

Şikayet etme. Gitmek zorundasın.

文句を言うな。お前は行かなければならない。

Şikayet ettiğini duymaktan bıkıyorum.

僕はもう君がぐちをこぼすのを聞き飽きている。

İşçiler çalışma şartlarından şikayet ediyorlar.

労働者は労働条件に不平をこぼしている。

Çiftçiler sürekli havadan şikayet eder.

農民は常に天気について不満を言う。

İnsanlar genelde havadan şikayet eder.

人々はよく天気について不満を言う。

Şikayet etmekten başka çarem yok.

私は不平を言わずにはいられない。

Şikayet edeceksen onu kendin yap.

文句言うなら自分でやれよ。

Kötü bir işçi aletlerinden şikayet eder.

下手な職人は自分の道具の不平を言うものだ。

Odanın çok sıcak olmasından şikayet etti.

彼女は部屋が暑すぎて困ると言った。

Anaokulunda oğlumun öğretmenini şikayet etmeyi düşünüyorum.

息子の保育園の保母さんにクレームをつけたいと思っています。

Babam trafik gürültüsü hakkında şikayet etti.

父は交通騒音について不平をこぼした。

Onlar düşük ücretleri hakkında şikayet ettiler.

彼らは低賃金に不満を言った。

Keşke ona verdiğimi şikayet etmeden yese.

私が与えるものを、彼女が文句を言わずに食べてくれるといいのだが。

O hizmet hakkında yöneticiye şikayet etti.

彼女は支配人にサービスが悪いと苦情を言った。

O sürekli olarak para kalmadığından şikayet ediyordu.

彼女はお金がもう残っていないといつもこぼした。

O, komitenin kararı hakkında bilgilendirilmediğinden şikayet etti.

彼は委員会の決定を知らされなかったと文句を言った。

Bir defa şikayet etmeye başladığında asla durmaz.

文句を言えば切りがない。

Bana gelince şikayet edecek bir şeyim yok.

私はどうかといえば何も不平はない。

Sanırım bu kadar çok şikayet etmekten vazgeçmelisin.

そんな文句ばっかり言うのはやめた方がいいと思うよ。

O politika hakkında bir sürü şikayet vardı.

その政策には多くの不満がある。

Babam geçen haftadan beri meşgul olmaktan şikayet ediyor.

先週からずっと忙しいと父は文句を言っている。

- Hayat standartlarından şikayet etme.
- Ekmeğinle oynama.
- Rızkınla oynama.

生業の苦情を言うな。

Bir şey hakkında şikayet etmeden ağzını asla açmaz.

彼は口を開くと必ず何かしら不満を言う。

O her zaman kocasının düşük maaşından şikayet ediyor.

彼女はいつも夫の安月給の不平を言います。

O zamanı olmadığına dair şikayet etmeye devam ediyor.

彼女は時間がないといつも不平たらたらだ。

Şikayet etmeyi bırakın ve yapmanız istenilen şeyi yapın.

ぶつぶつ文句ばかり言ってないで、さっさと頼まれた仕事を片づけろよ。

O her zaman bir şey hakkında şikayet ediyor.

- 彼女はいつも何かしら不平ばかりを言っている。
- 彼女はいつも何かしら不平ばかり言っている。

- Şikâyet etmenin bir faydası yok.
- Şikayet etmenin faydası yok.

不平を言っても無駄だ。

Sabahtan akşama kadar şikayet etmekten başka bir şey yapmaz.

彼は朝から晩まで不平ばかりをいっている。

O her zaman işleri yapma tarzım hakkında şikayet ediyor.

彼はいつも私のやり方に文句を言っている。

"Hava soğuk! Bundan nefret ediyorum!" Yoshiki yaşlı yüzüyle şikayet ediyor.

よしき君が「寒いよ、いやだよ」と泣きっ面でぶつぶつ言っている。

Tom her zaman Mary'nin ne kadar harcadığı hakkında şikayet ediyor.

トムはいつもメアリーのお金の使い方について愚痴をこぼしている。

- O her zaman öğretmeninden yakınır.
- O her zaman öğretmenini şikayet eder.

彼女は先生についていつも不平を言う。

- Annesi sürekli bundan şikayet eder.
- Annesi sürekli olarak bundan şikâyet ediyor.

彼のお母さんはそのことで絶えず愚痴をこぼしています。

Tom her zaman hakkında şikayet edecek bir şey bulacak gibi görünüyor.

トムはいつも不平を言うものを探しているみたいだ。

Bugünün ev hanımları, yüksek fiyatlardan şikayet etmekten başka hiçbir şey yapmıyor.

今日主婦たちは高い物価に愚痴ばかりこぼしている。

Dünyada okuyamayacak kadar çok meşgul olduğundan şikayet eden bir sürü insan var.

世間には暇がなくて読書できないとこぼす人が多い。

O sürekli bir şey ya da başka bir şey hakkında şikayet ediyor.

彼はいつもなんやかんやと不平を言っている。

Hiç kimse şikayet etmediği için oldukça iyi bir iş yaptığımızı farz ediyorum.

クレームは来ていないので、よくできているということではないかと思います。

Biz ağlayarak doğarız, hayatlarımızı şikayet ederek geçiririz ve hayal kırıklığına uğramış olarak ölürüz.

人は泣きつつ生まれ、泣き言を言いつつ暮らし、失望落胆して死ぬ。

- Karım hep bir şeylerden şikayet ediyor.
- Karım her zaman bir şey hakkında şikâyet ediyor.

妻はいつも愚痴ばかりこぼしている。

"Basit bir özel benden daha mutludur," diye şikayet etti Berthier, "Tüm bu iş yüzünden ölüyorum."

「単純なプライベートは私よりも幸せです。私はこのすべての仕事によって殺されています」とベルティエは不平を言いました。

- Niçin onların şikâyet ettikleri sadece benim? Onlar sadece beni örnek veriyorlar ve beni bir günah keçisi olarak kullanıyorlar.
- Neden ben onların tek şikayet ettiğiyim?Onlar sadece benim üzerimden örnek veriyor ve beni günah keçisi olarak kullanıyorlar.

なんで俺だけが文句言われるのかな。一罰百戒のつもりでスケープゴートにされたんじゃかなわないよ。