Translation of "Unutmamalısın" in English

Onu unutmamalısın.

- You must bear it in mind.
- You shouldn't forget that.

Uyumayı unutmamalısın.

You shouldn't forget to sleep.

Okul kitaplarını unutmamalısın.

You must not forget your schoolbooks.

Bunu asla unutmamalısın.

You must never forget that.

Matematik ders kitabını tekrar unutmamalısın.

You must not forget your math textbook again.

Yarın sabah beni uyandırmayı unutmamalısın.

You must not forget to wake me tomorrow morning.

Ne olursa olsun gülmeyi unutmamalısın.

No matter what may happen, you mustn't forget your smile.

Onun senden daha genç olduğunu unutmamalısın.

You must keep in mind that she's much younger than you.

Onun senin kadar genç olduğunu unutmamalısın.

You must not forget that she is as young as you.

Teslim etmeden önce kağıdını kontrol etmeyi unutmamalısın.

You must not forget to check your paper before you hand it in.

Ona çok şey borçlu olduğun gerçeğini unutmamalısın.

You must remember the fact that you owe her a lot.

En azından ayda bir defa anne babana yazmayı unutmamalısın.

You must not forget to write to your parents at least once a month.

Gerçek dövüşte, duraksamanın çok tehlikeli bir şey olduğunu unutmamalısın.

In real combat, you must not forget that hesitation is a very dangerous thing.