Translation of "Asla" in English

0.010 sec.

Examples of using "Asla" in a sentence and their english translations:

Asla asla deme.

Never say never.

Asla.

Never.

Asla!

No way!

- Asla değişmeyeceksin.
- Asla değişmeyeceksiniz.

You'll never change.

- Asla kazanamazsın.
- Asla kazanamazsınız.

You can never win.

Asla, asla dememek gerek.

Never say never.

- Bir daha asla!
- Asla!

Nevermore!

İnsan asla asla dememeli.

You should never say "never".

asla ama asla geri çevirmiyorum.

I never ever refuse a cookie.

- Asla vazgeçmeyeceğim.
- Asla pes etmeyeceğim.

I shall never give up.

- Asla vazgeçmeyin.
- Asla pes etme!

- Never give up!
- Never give up.

- Asla fazla uyumam.
- Asla uyuyakalmam.

I never oversleep.

- Ben asla vazgeçmem.
- Asla vazgeçmem.

I never give up.

- Asla ağlamam.
- Ben asla ağlamam.

I never cry.

asla çekinmemiştir

never hesitated

Asla vazgeçmeyelim

Let's never give up

asla yenilmiyorlar

they are never eaten

Asla söylemeyeceğim.

- I will never tell!
- I'll never tell.

Asla şaşırmadım.

I am not in the least surprised.

Asla bilmezsin.

You never know.

Asla bilmeyeceğiz.

We'll never know.

Asla bilemeyebiliriz.

We may never know.

Asla vazgeçmemeliydik.

We should never have given up.

Asla kaçmayacağım.

I never run away.

Asla bitmeyecek.

It'll never be over.

Asla vazgeçmeyeceğiz.

We'll never back down.

Asla dönmeyeceğim.

I'll never come back.

Asla gitmeyebilirim.

I may never leave.

Asla boşanmamalıydım.

- I never should've gotten divorced.
- I never should have gotten divorced.

Asla gitmemeliydim.

- I never should've left.
- I never should have left.

Asla kazanmayacaksın.

- You'll never win.
- You will never win.

Asla vazgeçmeyin.

Never give up.

Asla evlenmeyeceğim.

I'm never going to get married.

Asla anlamazdın.

You would never understand.

Asla yapmayacağım.

I'll do no such thing.

Asla yakalanmayacağım.

I'd never get caught.

Asla kalmamalıydık.

We should never have stayed.

Asla söyleyemezsin.

You can never tell.

Asla gelmeyeceğim.

I'll never come.

Asla gerçekleşemezdi.

It could never happen.

Tekrar asla!

- Never again.
- Never again!

Asla vazgeçmeyeceğim.

I won't ever give up.

Asla kazanmam.

I never win.

Asla unutmayacağım.

I'll never forget.

Asla öğrenmeyeceğim.

I'll never learn.

Asla gitmeyeceğim.

I'll never leave.

Asla durmayacağım.

I'll never stop.

Asla olmayacak.

It'll never happen.

Asla çalışmayacak.

It'll never work.

Asla bilmeyeceksin.

You'll never know.

Asla geçmeyeceksin.

You'll never pass.

Asla evlenmemeliydim.

I should have never married.

Asla kaybetmem.

I never lose.

Asla değişmezsin.

You never change.

Asla değişmeyeceksiniz.

You'll never change.

Asla değişmeyeceksin.

You'll never change.

Ne? Asla!

What? No way!

Asla ayrılmayacağım.

- I'll never stop.
- I'll never quit.

Asla unutulmayacaksın.

You'll never be forgotten.

Asla uyuyamam.

I'll never be able to sleep.

Asla gülmedim.

I never laughed.

Asla kaçmayacaksın.

- You will never escape.
- You'll never escape.

- Asla!
- Hiç!

- Never!
- Never.

Asla ağlamam.

I never cry.

- Biz asla anlaşamayacağız.
- Asla kabul etmeyeceğiz.

We will never agree.

- Asla gitmeni istemedim.
- Asla gitmenizi istemedim.

I never wanted you to go.

- Asla yatağımı yapmam.
- Asla yatağımı toplamam.

I never make my bed.

- Seni asla anlamayacağım.
- Sizi asla anlamayacağım.

I'll never understand you.

- Oraya asla gitmemeliydik.
- Asla oraya gitmemeliydik.

- We never should have gone there.
- We never should've gone there.

- Bu asla olmayacak.
- Bu asla gerçekleşmeyecek.

That's never going to happen.

Sana asla güvenmedim ve asla güvenmeyeceğim.

I've never trusted you and I never will.

Ona asla güvenmedim ve asla güvenmeyeceğim.

I've never trusted him and I never will.

Beni asla yenmeyeceksin, duyuyor musun? Asla!

You will never beat me, you hear? Never!

- Asla kimseye anlatmayacağım.
- Asla kimseye söylemeyeceğim.

- I'll never tell anyone.
- I will never tell anybody.
- I'll never tell anybody.

- Asla buraya dönmeyeceğim.
- Buraya asla dönmeyeceğim.
- Buraya asla geri dönmeyeceğim.

I'm never coming back here.

Piyasa da yoksullara asla ev vermez. Asla.

And the market will never give housing to the poorest. Never.

Beni asla yenemeyeceksin, beni duydun mu? Asla!

You will never beat me, you hear me? Never!

- Onu asla küçümseme.
- Onu asla hafife alma.

Don't ever underestimate him.

- O asla yalan söylemez.
- Asla yalan söylemez.

She never lies.

- Onu asla yapmayacağım.
- Ben asla onu yapmayacağım.

I'm never going to do that.

- Ben asla vazgeçmeyeceğim.
- Ben asla pes etmeyeceğim.

I'm never going to give up.

- Asla hoşça kal demedik.
- Asla elveda demedik.

We never said goodbye.

- Sami asla pes etmedi.
- Sami asla vazgeçmedi.

Sami never gave up.

- Sözümden asla caymam.
- Verdiğim sözden asla dönmem.

- I would never break a promise.
- I'd never break a promise.