Translation of "Dağılıyor" in English

0.005 sec.

Examples of using "Dağılıyor" in a sentence and their english translations:

Bulutlar dağılıyor.

The clouds are breaking.

Ama dikkati hemen dağılıyor.

But he's easily distracted.

- Sis temizleniyor.
- Sis dağılıyor.

The mist is clearing.

Romalıların kanatları ittirilmiş olmasına rağmen, Kartaca merkezi dağılıyor.

But despite Roman flanks being pushed back, the Carthaginian center is crumbling.

Bakın, buradaki her şey dağılıyor. Ama börtü böcek aramak için mükemmel bir yer.

And look, everything is just falling apart here. But a perfect place to hunt for critters.

Titan ilk bakışta Dünya'ya çok benziyor. Göller ve denizler kuzey yarımkürede dağılıyor ve zaman zaman yağan yağmurlar kumlu yüzeyini nemlendiriyor.

At first glance, Titan looks a lot like Earth. Lakes and seas are scattered across the northern hemisphere, and occasional rains dampen its sandy surface.