Translation of "Belleği" in English

Tom'un belleği yaşlanırken kötüleşiyor.

Tom's memory's getting worse as he gets older.

Onun belleği beni şaşırtıyor.

His memory baffles me.

Tom'un şaşırtıcı bir belleği var.

Tom has an amazing memory.

Onun belleği yaş nedeniyle kötüleşiyor.

His memory is deteriorating with age.

Tom'un iyi bir belleği yok.

Tom doesn't have a good memory.

Senin bilgisayarının ne kadar belleği var?

How much memory does your computer have?

İlk bilgisayarımın yalnızca 128 kilobayt belleği vardı!

My first computer had only 128 kilobytes of memory!

İlk bilgisayarımın yalnızca 128 kilobayt belleği vardı.

My first computer only had 128 kilobytes of memory.

Tom'un fotoğrafik bir belleği var ama asla onu geliştirmedi.

Tom has a photographic memory but never developed it.

- Sami'nin çok kötü bir belleği var.
- Sami'nin çok kötü bir hafızası var.

Sami has a very bad memory.

- Onun da iyi bir hafızası var.
- Onun aynı zamanda iyi bir belleği vardır.

She also has a good memory.