Translation of "Arazide" in English

O, arazide çalışır.

He works in the fields.

Av kuşları arazide boldur.

Game birds abound in the area.

O arazide petrol mü arıyorsunuz?

Are you looking for oil in the area?

O, boş bir arazide arabasını park etti.

She parked her car in a vacant lot.

Sami, arabasını terk edilmiş bir arazide bıraktı.

Sami abandoned the car in a deserted lot.

Bu yazar, birliklerle birlikte arazide birkaç yıl geçirdi

This writer spent several years in the field with the troops.

Elmas dolu bir arazide yürümekten hiç de farklı değil.

Now, it's no different than walking over acres of diamonds.

Tepelik arazide yer alan katedral uzun bir mesafeden görülebilir.

Situated on hilly terrain, the cathedral can be seen from a long distance.

Maria, 35 yılı aşkın bir süredir arazide istihdam edildiği için, sütçülük hakkında her şeyi bilir.

Maria knows everything there is to know about dairying, having been employed in the field for over 35 years.