Examples of using "Miraban" in a sentence and their turkish translations:
ve bilgisayarlarına bakmalarını izledim.
Onlar sessizce beni izlediler.
sadece durup bana baktılar.
neredeyse hep Adam Sandler'dır.
Ama ne izlediklerine bakarsanız,
Elimiz bağlı, yapacak bir şeyimiz yok der gibi yüzüme bakıyorlar
Bazı insanlar her akşam televizyon dizilerini izlediler.
Tom ve Mary birbirlerine bakıyorlardı.
Tom niçin herkesin ona baktığını merak ediyordu.
İnsanların neden bana baktıklarını merak ettim.
Tom ve Mary filmi izlerken patlamış mısır yediler.
Bakıp da çok kahve tenli, çok şişman,
Yabancı turistler otobüse oturup pencereden dışarı baktılar.