Translation of "Exteriores" in Turkish

Otra mujer como ministra de Asuntos Exteriores,

Bir diğeri ise

Tom está acostumbrado a trabajar en exteriores.

Tom dışarıda çalışmaya alışıktır.

El ministro de Exteriores asistió a las conversaciones.

Dışişleri bakanı görüşmelere katıldı.

El ministro de asuntos exteriores era una marioneta.

Dışişleri bakanı bir kuklaydı.

No podemos jugar en exteriores por el intenso calor.

Yoğun ısı nedeniyle açık havada oynayamadık.

Se ve que a Tom le gusta estar en exteriores.

Tom açık havada olmaktan hoşlanıyor gibi görünüyor.

Ellos se reunieron ayer con el Ministro de Asuntos Exteriores.

Onlar, dün dışişleri bakanı ile görüştüler.

El Ministro de Asuntos Exteriores dijo que la guerra era inevitable.

Dışişleri Bakanı, savaşın kaçınılmaz olduğunu söyledi.