Examples of using "Asuntos" in a sentence and their turkish translations:
- Seni ilgilendirmez.
- Kendi işine bak!
Onları bu işin içinden çıkaralım.
Onlar tartışmamız gereken konular.
Bu senin işin değil.
Sen kendi işinle ilgilen.
Önce kendi işlerinle ilgilen.
Kendi işine bak.
Acil bir işten dolayı randevumu iptal ettim.
Paula acil bir işe çağrıldı.
Teknik konularda bana tavsiyelerde bulunur.
Konuları sallantıda bırakmayı sevmiyorum.
- İşimden uzak dur.
- İşime karışma.
Bir diğeri ise
Bu sıkıntılı sorunu daha fazla görmezden gelemeyiz.
Sen kendi işine bak lütfen.
Benim kişisel işlerime burnunu sokma.
İlgilenmem gereken biraz bitirilmemiş işim var.
Seni ilgilendirmeyen konulara karışma!
Belediye başkanı kent işlerini yönetir.
Dışişleri bakanı bir kuklaydı.
- Tom genellikle şeyleri kendine saklar.
- Tom genellikle ketumdur.
- Tom içini dökmez pek.
- Başka insanların işine karışmamalısın.
- Başka insanların işlerine karışmamalısınız.
Biz resmî ve özel işler arasına çizgi çizmeliyiz.
Diğer insanların işine burnunu sokmaktan vazgeç.
O ülke, ulusumuzun iç işlerine karıştı.
- Kendi işine bak.
- Kendi işlerine bak.
Görüşecek biraz işim var.
Başka insanların işine burnunu sokma!
Onlar, dün dışişleri bakanı ile görüştüler.
Dışişleri Bakanı, savaşın kaçınılmaz olduğunu söyledi.
İşlerine karışmaya niyetim yok.
Onlar başka bir ülkenin iç işlerine karışmamalılar.
Hiçbir ülkenin başka bir ülkenin içişlerine müdahale etmemesi gerekir.
Diğer insanların işlerine karışmaya hakkın yoktur.
Tom Mary'nin kendi işiyle ilgilenmesini rica etti.
Bob Jane'e onun kişisel işlerine karışmamasını söyledi.
Halledecek işlerim vardı.
Babam sık sık iş için Amerika'ya gider.
yasal evlilik yoluyla kendilerine tanınan haklarının
O diğer insanların işine karışma fırsatını kaçırmaz.
O kadar meraklı olma.
Seni ilgilendirmeyen konulara karışma.
Bir ankete göre, insanların beşte üçü uluslararası konulara ilgisiz.